Dünya siyasetinde olan olayları Türk ve yabancı yazarların yorumuyla ele alan Insight Turkey dergisi, bu sayısında Donald Trump’ın ABD Başkanlık seçimini kazanması ve peşi sıra yaşanan olayları geniş bir perspektiften ele alıyor.
Devamı
AK Parti hem reform dalgasıyla kurumları dönüştürdü hem de kendisini ülkenin ve devletin bekasıyla özdeşleştirdi.
Devamı
Türkiye’nin sol cenahında, her terör saldırısının ardından saldırıyı yapan terör örgütünün değil, devletin suçlanması bir alışkanlığa işaret ediyor.
Nereden Çıktı Hayat Tarzı Haberleri?
AK Parti tecrübesinin sonucunda CHP bir seçim noktasına geldi. Bir seçim yapması gerektiğini biliyor ve farklı denemelerde bulunuyor.
Bizim solcularımız hangi ara ülkelerine bu kadar yabancılaştılar ki, taa Venezuela'daki oyunu görüyorlar da kendi gözleri önünde oynanan oyunu idrak edemiyorlar?
Uluslararası toplum kabuk değiştiren teröre karşı yeni ve etkin bir anlayış geliştirmek zorunda.
Devamı
2019'a giderken bu ayrıştırma siyasetinin ve ikili siyasal iletişim kampanyasının ciddi bir risk teşkil ettiğini görmemiz gerekiyor.
Devamı
Can Dündar’ın Avrupa’da bir saraydan başka bir saraya koşarak; bir gazeteden başka bir gazeteye geçerek yaptığı dezenformasyon, zihinsel sömürgeleşmenin post modern versiyonudur.
Şimdilik örgütün beli kırıldı ise de yakın ve uzak gelecekte tehlike olması ihtimali hâlâ çok güçlü. Bu yüzden FETÖ ile mücadele güncel siyaset üstü bir kamu bilinci ile yapılmak zorunda.
Batılı yayın organları Türkiye'nin gittiği yönden pek de memnun değiller ve bunu gizlemiyorlar
İktidar kanadı toplumla bağını koparacak elitleşmeye izin vermemelidir. Muhalefet kanadı ise kendi cephesinde dış müdahaleye göz kırpan siyasi marjinalleşmenin önüne geçmelidir.
Kemalistler eğer bu topraklarda dindar ve muhafazakâr olmayı bir suç haline getirip baskı altına almasalardı bu terör örgütü bu kadar neşv-ü nema bulmazdı
Gandi gibi tüm hayatı adalet mücadelesiyle geçmiş; bir aktivist ile her daim darbelerin yanında olmuş müesses nizam partisi CHP'nin liderini karşılaştırmak bir ikiyüzlülük değil de nedir?
28 Şubat'ın başörtüsü yasağı ile 15 Temmuz darbe girişiminin davalarının görülmesindeki sıkıntıları aynı "adalet" paketi içinde karşılaştırmak ciddi bir yanılgıdır.
Bu masum bir yürüyüş değil! Elinizi vicdanınıza koyun; 15 Temmuz gecesi ülke işgal edilirken saklanacak delik arayanlar, ülkesinin istikbali için meydanlara inmekten kaçanlar, bu sıcakta bunca zahmete neden katlanıyor?
Karşımızda ne Gandhi gibi gücünü milletten alan sahici bir lider ne de millet iradesinde temellenen bir demokrasi hareketi var. Ve dahası, millet iradesini iplemeyen bu eylem için rüzgar arkadan değil karşıdan esiyor.
Post-Kemalizm CHP'nin Kemalizm'den vazgeçmesinden ziyade, Kemalizm'in artık hâkim ideoloji olduğu toplumsal düzenin ortadan kalkması demektir. Bu tarihi kırılma CHP'nin kendisine yeni bir misyon belirlemesine yol açtı.
Toplum normalleşmeden, olması gereken yere gelmeden, toplumu oluşturan alt gruplar bulundukları yeri kabullenip sindirmeden Mustafa Kemal'i fanileştiremeyiz.
Onlarca kez düştüğü tuzağa düşüp, defalarca aynı türden yalanlara inanan bir kitle, Türkiye'nin en zeki ve eğitimli kitlesi olabilir mi?.
Nankörler çünkü ülkenin son 15 yılda yaşadığı demokratik dönüşümü görmeden baskı altında olduklarını iddia ediyorlar. Tıpkı 15 Temmuz'da tıpkı 15 Temmuz'da kendilerini de kurtaran vatan nöbetlerinin ülkeyi otoriterleştirdiğini iddia ettikleri gibi.