25 Ocak 2011'de başlayan Mısır'daki dönüşüm sürecini ve 3 Temmuz 2013'te Muhammed Mursi'nin görevden alınmasıyla gerçekleşen askeri darbeyi daha iyi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini ve SETA'da yayımlanan Mısır raporlarını bir arada sunuyoruz.
Devamı
Tumhaber.com'dan İbrahim Baran'a ODTÜ'de yaşananlar üzerine değerlendirmelerde bulunan SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, Bu vahim olayın, beslendiği bir siyasal vasat var. Olayın failleri, siyasal ortamdan cesaret alarak böyle bir davranışta bulunmaya cüret ediyorlar. Bu cüretin bir yüzü, Gezi eylemleriyle ilişkili. dedi.
Devamı
Putin'in Esed'i varsa Amerika'nın da Sisi'si var. Rusya, Suriye'deki katliamlara 'terörle mücadele' derken, Amerika Mısır'daki darbeye en üst düzeyden 'demokrasinin restorasyonu' demekte.
SETA Başkanı Taha Özhan, Mısır'da darbenin görünen sahnesinin çöktüğünü, görünmeyen aktörlerin ise krizde olduğunu söyledi. Mısır'daki son gelişmeleri Sabah Gazetesinden Dilek Güngör için değerlerinden SETA Başkanı Taha Özhan, "Ordu darbeyi siyasal sürece dönüştüremez" yorumunda bulundu.
Çok fazla Kızıl Orkestra veya Ajan Sorge gibi espiyonaj filmleri izlediğimizden midir yoksa Türkiye dış politikasına henüz değer biçemediğimizden midir bilinmez; hep tarih akıyordur, Türk de bakıyordur.
Postmodern siyasal akımımız herkese hayırlı olsun: Fululiberalizm artık statükonun yeni kurtuluş reçetesi.
28 Mayıs'ta Taksim Gezi Parkı'nda belli hassasiyetlerle sempati uyandırarak başlayan barışçıl eylemler, polisin orantısız ve yanlış müdahalesi sonrasında radikal sol grupların militanlığı ve ulusalcılarca asıl sahiplerinden çalındı, Taksim Platformu'nun talepleri listesiyle de sivil vesayet gösterisine dönüştü. Demokrasiler açısından son derece sağlıklı ve meşruluğu su götürmez başlangıç, gelişen momentumdan kargaşa çıkarmak suretiyle Başbakan'ı ve AK Parti'yi zayıflatma, uzak ihtimal de olsa düşürme hareketi devşirmeye çalışanlarca gölgelendi. Barışçıl olmaktan uzaklaşıp vandalizme dönüşen olaylarda, biri polis komiseri ikisi eylemci olmak üzere üç vatandaş hayatını kaybetti, içlerinde ağır yaralılar da olmak üzere onlarca polisle birlikte çok sayıda vatandaş yaralandı, kamu mallarına zarar verildi.
Devamı
Pakistan'da, ilk kez seçilmiş bir hükümet görev süresinin sonuna kadar iktidarda kalmayı başardı ve ülkeyi bir sonraki seçime ulaştırdı.
Devamı
SETA'nın faaliyetlerinin tamamının birarada toplandığı SETA yıllığı, toplumun her kesiminin ilgilisine ufuk açıcı bir kaynak olmaya ve 2012 yılını kuşbakışı değerlendirmeye imkan veriyor.
Bugün çözüm süreciyle beraber "Kürtler ne alacak?" sualini iyi niyetli veya kötü niyetli soranların anlaması gereken şey ilk kez Kürtler açısından da benzer bir zeminin oluşma ihtimalidir. Dolayısıyla yukarıdaki sorunun cevabında "Kürt arayanlar" hayal kırıklığına uğrayacaklar. Zaten on yıllarca mezkûr sorunun devam etmesi, bir yönüyle de büyük ölçüde Kürtlere özgü demokratikleşme girişimlerinden kaynaklandı. Müesses nizam da benzer şekilde tam da bu cevabı arayanlar üzerinden kendisini sürekli klonlayarak varlığını koruya geldi. Geç kalmış Kürt milliyetçiliği belki Kürtlere bir şey veremedi ama vesayet rejimine en az yirmi yıl hediye etti.
II. Açılım döneminde CHP'de ve MHP'de siyaset dışı müdahalelerle lider ve üst düzey kadro değişimi yaşandı. BDP, açılım sürecindeki anlamsızlığını anayasa oylamasında derinleştirse de; Kürt meselesinde büyük ölçüde PKK merkezli dili kullanan ama PKK ekosisteminin dışındaki isimleri de bünyesine katarak özünde olmasa da şeklen kısmî bir değişim yaşadı. PKK ise 2010 'Arap İsyanlarını' neredeyse baştan aşağı yanlış okuyarak bölgedeki değişim eksenini ıskalayıp statükonun ayakta kalan son birkaç bekçisi rolünden öteye geçecek bir çizgi izlemedi. Sadece kan akıtabildiği için kan akıtmayı tercih eden PKK, siyasal anlamda Baas parantezinde kaldığı son birkaç yıl boyunca binlerce insanın ölmesine yol açmaktan başka bir görev ifa etmemiş oldu. Öcalan ise hapishane şartlarında "eski Türkiye aktörleriyle" kurguladığı şablonun "yeni Türkiye" ve "yeni PKK" karşısında nereye oturduğunu bile anlayamıyordu. Bu durumla yüzleşmek yerine, Öcalan, PKK ve Kürt meselesine dair "son cümleleri" söylemeyerek durumu idare etmeye gayret etti.
TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu'na çeşitli devlet kurumlarınca gönderilen belge ve bilgiler, askeri vesayetle mücadelede rehavete yer olmadığını gözler önüne seriyor.
Asra yakın bir zaman Sykes-Picot düzeninin bizi bıraktığı siyasal girdaptan çıkamadık. Sykes-Picot düzeni, II. Dünya Savaşı ve İsrail'in kurulmasıyla önce güncellendi ardından da Camp David düzeniyle yeni bir sayfa açıldı. Irak'a ABD müdahaleleriyle yaşanan yapısal kırılmalarla ilk önce cari düzenden 'Türkiye düştü' ve Arap devrimleriyle de yeni bir düzen tartışması ortaya çıktı. Bütün bu tarihsel kırılmalar bile yüzyıl önceki 'Kürt tartışması' düzeyini çok fazla değiştirmedi.
2013'e geldiğimizde 2009'daki Kürt meselesi ve PKK ile illiyet bağı olan dinamiklerde ciddi değişimler yaşandı. 2013 çözüm süreci Arap isyanlarının bütün bölgeyi kasıp kavurduğu bir siyasi atmosferde hayata geçmek zorunda. Bölgemizde yaşanmakta olan siyasal kırılmalar neticesinde iki eksen ortaya çıktı. Ortadoğu'da yıllardır devam etmekte olan statüko ve değişim ekseni amansız bir gerilim içine girdiler. Mezkûr gerilimin tabii olarak ortaya çıkardığı siyasal boşlukları oldukça naif bir siyasi akıl yürütmeyle yanlış okuyan PKK ve Kürt siyasi hareketi, derin bir yanlışa imza attı. Arap isyanlarının son durağı olan Suriye üzerinden yaşanmakta olan değişimden nasiplenmek yerine ortaya çıkan boşluğu istismar etmeyi tercih etti.
Türkiye'nin bir Kürt meselesi, Kürt sorununun ise bir PKK meselesi var. Her geçen gün PKK sorunu Kürt meselesinden de koparak bağımsız bir soruna dönüşmektedir. Bu kısır döngüden çıkışın tek bir yolu bulunmaktadır. PKK normalleşerek silahtan uzaklaşmadığı sürece 'terör odaklı' Kürt meselesi tartışılmaya devam edecektir. Bu derin çelişki devam ettiği sürece, toplumsal düzeyde nefretin, siyasal düzeyde temkinli demokratikleşmenin, bürokrasi düzeyinde ise eski Türkiye alışkanlıklarının fırsat buldukça nüksetmesi beklenmelidir.
Arap Baharı sonrası Mısırda yapılan anayasa referandumu ve Mısırın Arap dünyasındaki yeri üzerine Ufuk Ulutaşın yorumu.
Ergenekon, Balyoz, KCK vb. dava sanıklarının tahliye olacağını ileri sürerek ÖYM’leri savunmak bu mahkemelerin adalet için değil, düşman sindirmek için kullanıldığının itirafı olarak okunabilir.
Devrim sonrası Tahrir meydanında temsil edilen meşruiyet seçimlerle birlikte parlamentoya geçecek, iktidarın sivilleşme süreci ivme kazanacaktır.
Üniversite sayılarını artırmak başarı hanesine yazılabilir ancak asıl başarı sayıyı artırırken kaliteyi de artırmakla yakalanabilir.
Cumhuriyetle yaşıt olan Kürt meselesi, bir sorun olarak ortaya çıkarken de çözüme dair adımlar atılırken de değişmeyen "kırmızı çizgiler" fasit dairesinden hiçbir zaman kurtulamadı. Kürt meselesinin yıllar içinde çözüm sürecinden sürekli uzaklaşarak kangren haline gelmesine büyük bedeller ödeyerek şahitlik ettik. Başbakan Erdoğan'ın 2005 Diyarbakır konuşmasından bu yana devlet aklında Kürt meselesine dair yaşanan derin paradigma değişimi ve çözüme dair umutlar da bugünlerde gündeme oturan kırmızı çizgiler provokasyonuna takılma riski taşıyor.
Demokratik açılım, yaklaşık altı ay önce, Kürt sorunu başta olmak üzere Türkiye'deki bütün kimlik sorunlarını çözmek üzere hükümet tarafından başlatılan bir süreç. Hükümetin anayasal kurumlarla müzakere ederek başlattığı bu sürecin en temel gerekçesi, Kürt meselesinin toplumsal barışın önünde önemli bir engele dönüşmüş olmasıydı. Çünkü Kürt sorunu başta olmak üzere, kimlik sorunlarının tamamı, çözümsüzlüğe terk edildikleri süre boyunca vatandaşın devlete aidiyetini ve toplumsal barışı zedeleyen bir düzeye ulaşmış durumda. Bu nedenle, açılım sürecinin en öncelikli hedefi, bu eğilimi durdurarak tersine çevirmek ve böylece toplumsal barış ve bütünleşmeyi tesis etmek idi.