Başta Türkiye olmak üzere bölge ülkeleri kendilerine tutarlı kararlı ve uzun vadeli stratejiler belirlemek zorunda.
Devamı
Bağımsızlık referandumu konusunda etkili aktörlerin hemen hepsinin itirazlarını beyan ettikleri görülmektedir. Ancak bu aktörlerin her biri itirazlarını farklı pozisyonlar üzerinden dile getirmektedirler.
Devamı
BM uluslararası kriz ve çatışma alanlarında büyük güçlerin güç mücadelesinin kurbanı olarak uluslararası norm ve değerleri ancak BMGK'nın daimi üyelerinin algıladığı şekilde uygulayabilen bir kurum haline geldi.
Türkiye’nin İdlib’e yönelik askeri bir angajmana girmesiyle Tahran, Suriye krizini Türkiye’nin Esed rejimini sorunsallaştırmadığı bir denkleme oturtmayı hedefliyor.
AK Parti'nin önünde 2019'da yapılacak ve telafisi olmayan iki kritik seçim bulunmaktadır.
Washington, hangi gerekçeleri ileri sürerse sürsün, BM kararına dayanmayan ya da meşru müdafaa kapsamında olmayan bütün müdahaleleri uluslararası hukuka göre gayrimeşrudur.
Trump'ın yaptığı açıklamalar gereğinden fazla sertken, sahada yaptıklarının konuyla hiçbir alakası yok. Sesi, etkinliğinden çok çıkıyor.
Devamı
Darbe girişimi Venezuela'da olunca, girişimin emperyalist kodlarını bir güzel açıklıyorlar. Ama benzer süreç Türkiye'de yaşandığında gerçeği kabullenmek yerine inkâra başlıyorlar.
Devamı
15 Temmuz gecesi FETÖ kontrolündeki silahlı güçlere karşı sivil bir direniş sergileyerek darbenin püskürtülmesinde en önemli etkenlerden birini teşkil eden millet, dünya literatüründe de bundan sonraki süreçlerde dikkate alınması gereken bir etkendir. Türkiye’nin bu bağlamdaki emsalsiz tecrübesi, önyargılardan arındırılmış akademik çevrelerce de dikkate alınmalıdır.
Türkiye ve ABD’nin, Suriye’de asıl meselenin DEAŞ olmadığı üzerinde uzlaşması ve Rakka sonrası Suriye karmaşasında ilişkilerini rekabetten düşmanlığa dönüştürmemesi, PKK meselesinde düğümlenmiş durumda.
Can Dündar’ın Avrupa’da bir saraydan başka bir saraya koşarak; bir gazeteden başka bir gazeteye geçerek yaptığı dezenformasyon, zihinsel sömürgeleşmenin post modern versiyonudur.
Bu analiz 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye demokrasisine karşı girişilen askeri darbe teşebbüsünden bu yana geçen bir yıllık sürenin ekonomi politik arka planını konu edinmektedir.
15 Temmuz gecesi işgalcilere ve darbecilere karşı gösterilen direniş Türkiye'nin yeniden dizayn edilmesine karşı bir dirençti.
Tırlara ilişkin Türkiye ile ABD yönetimi arasındaki tartışmalar, diplomasinin kendine özgü soğuk atmosferi içinde konuşulup üstü örtülecek bir mesele olabilirdi. Ancak bu sefer durum farklı.
Mısır’daki darbe yalnızca Mursi'nin yerine Sisi iktidarını tesis etmekle kalmadı, aynı zamanda bütün Ortadoğu'da yaşanan değişim rüzgarlarının tersine dönmesine zemin hazırladı.
Körfez bölgesi yaşanan krizle onarılması güç hasarlar almış, önceki yıllarda kapalı kapılar ardından devam eden gerginlikler ilk kez bu derece açık biçimde ortaya çıkmıştır.
Son dönemde bölgesel siyasette daha etkin bir aktör olma hedefindeki BAE, bu çerçevede hem Ortadoğu hem de Afrika Boynuzu'nda önemli stratejik hamleler atmıştır.
Kimse kusura bakmasın. Burası Mısır değil. Muz cumhuriyeti hiç değil. Bu halkın zaferine gölge düşüremezsiniz.
Moskova’nın ‘öngörülemezliği’ karşısında tedirginlik yaşayan Avrupa’yı cesaretlendi. En can alıcısı, Suriye’de tek büyük aktör olarak kaldığını varsayan Rusya’nın imajını zedeledi.
Ruh halinden en hızlı çıkan veya baştan beri bu ruh halini hiç paylaşmayıp rol yapan, çark etmek için fırsat kollayan kişi de herhalde Kemal Kılıçdaroğlu'ydu.
CNR Kitap Fuarı'nın ana teması 15 Temmuz'du. Bugünlerde birbiri ardına 15 Temmuz ve Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ilgili kitaplar çıkıyor. Fuarda birçoğunu görme imkânı buldum.