Kriter'in Temmuz-Ağustos Sayısı Çıktı: Şanlı Direniş Yedi Yaşında

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 81. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı
Kriter'in Temmuz-Ağustos Sayısı Çıktı Şanlı Direniş Yedi Yaşında
İslamofobi ile Küresel Mücadelede Öncü Rol Türkiye'nin

İslamofobi ile Küresel Mücadelede Öncü Rol Türkiye'nin

Küresel düzeyde İslam düşmanlığıyla mücadelenin ilk adımları Türkiye öncülüğünde atılmaya başlandı. Kurumsal ve küresel düzeyde İslam düşmanlığıyla mücadelenin Türkiye’nin liderliğinde yürütülmesi tesadüf değil.

Devamı

Insight Turkey’in bu sayısı, İslam karşıtı faaliyetlerin yeniden canlandığı ve Müslümanların seslerinin kısıldığı bir dönemde, dünya çapında İslam karşıtı uygulamaları kapsayan dört yorum ve altı araştırma makalesi ile okuyucularına kapsamlı ve zengin bir çerçeve sunmayı amaçlamaktadır.

Uluslararası sistem ve AB’nin komşu coğrafyası halihazırda belirsizlikler ve meydan okumalarla dolu bir dönemden geçiyor. Kovid-19 pandemisi bu belirsizlikleri ve meydan okumaları daha da şiddetlendirecek.

SETA tarafından yayımlanacak bu eserde radikal bir batılılaşma sürecinden geçmiş olan Türkiye’de çeşitli alanlarda tezahür eden İslamofobi olgusunun kapsamlı bir şekilde incelenmesi amaçlanmaktadır.

Macron‘un Söylemi Kendini Değil Sağ Partileri Güçlendiriyor

Macron'un sağ seçmene oynaması Almanya örneğinde olduğu gibi ancak sağ partileri güçlendirir ve oylarının artmasına yardımcı olur. Öyle görünüyor ki bu gidişle 2022 yılında Fransa bir aşırı sağ siyasetçi tarafından yönetilecektir.

Devamı
Macron un Söylemi Kendini Değil Sağ Partileri Güçlendiriyor
Kriter in Kasım Sayısı Çıktı Macron Uçuruma Sürüklüyor

Kriter’in Kasım Sayısı Çıktı: Macron Uçuruma Sürüklüyor

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 51. sayısı çıktı.

Devamı

'Fransa’daki mevcut laiklik aşırı bir biçime evrildi. Âdeta bir sivil dine dönüştü. Bakanlar onun rahibi, cumhurbaşkanı papazı, entelektüeller bu dinin müritleri oldu. İslam’a karşı daha az çatışmacı yaklaşımı savunanlar ise kâfir sayıldı..'

Kriter Dergisi'nde Burhanettin Duran'ın sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, gündeme dair gelişmeleri değerlendirdi:

Avrupa kültüründeki ırkçılığın tedavisi yok

Sertliğe dayalı bir Avrupa geliyor. Camiler basılıyor. Müslümanlara hakaret normalleştiriliyor. Eskiden aşırı sağın üzerine atılan ırkçılık bugün merkez Avrupa siyasetinde kol geziyor.

Türkiye bölgesel ve küresel alanda Fransa (Gordion) düğümünü çözebilecek maharete sahip olduğunu Suriye, Libya, Doğu Akdeniz ve Kafkaslarda Fransa'nın nüfusunu zayıflatarak göstermiştir.

Moderatör: Talha Köse, SETA Brüksel, İbn Haldun Üniversitesi Konuşmacılar: Talip Küçükcan, TRT World Research Centre, Marmara Üniversitesi Ali Faik Demir, Galatasaray Üniversitesi

Macron neyin peşinde? Avrupa Müslümanlarını zorla radikalleşmeye iterek uzun vadede kıtadan tasfiye etmeyi mi planlıyor? Müslümanların kutsallarına saldırarak Macron, Avrupa'yı yeni bir ırkçı kapanışa mı hazırlıyor? Bütünleşmiş bir Avrupa kalesi yaratmak için Müslümanları mı ötekileştiriyor, tıpkı daha önce Yahudilere yapıldığı gibi? Hz. Peygamber karikatürlerini dayatarak "zorla İslam'da reform yapmanın" derdinde mi? Kim "İslam'ı reform" görevini Macron'a verdi? Jacoben Fransız geleneğini dirilterek Müslümanları "aydınlatacağını" mı düşünüyor?

Avrupa'da İslamofobik saldırı ve faaliyetler artarken, uzmanlar bunun küresel bir eğilim olduğunu ve 21. yüzyılın ideolojisi haline geldiğini söyledi.

Avrupa’nın tarihi, Türk ve İslam düşmanlığı üretim bataklığına uygundur. Yeni olan ise düşmanlığın, karşıtlığın ve en nihayetinde Müslümanların bastırılmasının ve güvenlikleştirilmesinin artık Avrupa siyasetleri ve kamuoyları için sıradanlaşması ve normalleşmesidir.

Hollanda, Almanya ve Fransa’da seçim dönemine girilirken, seçim atmosferinin kurbanı yine mülteciler, yabancılar ve İslam ülkeleri mi olacak? Macron’un bilinçli bir şekilde Müslümanlarla ve İslam ülkeleriyle çatışma arayışı içerisinde olduğu göze çarpıyor. Avrupa’nın bin yılı aşkın bir süredir komşusu olan İslam dünyası ile ilişkiler konusunda daha hassas davranması gerekiyor.

Bugün hepimiz görüyoruz ki, İslam düşmanlığı sadece aşırı sağcılara değil Avrupa geneline hâkim olan bir hal. Almanya'da camiler baskınlara uğruyor. Fransa'da Müslümanlara karşı kısıtlayıcı uygulamalara gidiliyor. Artık ortada iki yüzlü bir tutum da yok. Utanmadan İslam dinini değiştirmekten bahseder hale geldiler.

NSU hakkında Türkiye’deki ilk kitap çalışması olma özelliği taşıyan ve SETA tarafından yayınlanacak bu eserde NSU örgütü, ideolojisi, Örgütün diğer aşırı sağ örgütlerle bağlantıları, dava süreci, NSU’nun Türk diasporası üzerindeki etkileri ve uluslararası kamuoyunda davaya yönelik tepkileri gibi konular mercek altına alınacaktır. Bu dava üzerinden Almanya’da ırkçılık ve kurumsal ırkçılık sorununu analiz etmeyi ve bu konuda farkındalık oluşturmayı hedeflemektedir.