Ortadoğu'da Parçalanma ve Revizyonist Dönem

Türkiye, Rusya ve İran arasındaki Halep mutabakatı Türkiye’nin dış politika kodlarında bundan sonra müstakil bir revizyonizm siyaseti mi izleyeceği yoksa mevcut parçalanma ve tehditler yüzünden dengeleyici ve statükocu rolüne geri mi döneceği konusuna dair ipuçları içeriyor.

Devamı
Ortadoğu'da Parçalanma ve Revizyonist Dönem
Halep'te Türkiye Kalkanı ve Suriye nin Geleceği

Halep'te Türkiye Kalkanı ve Suriye’nin Geleceği

Halep’in rejim güçlerinin eline geçmesiyle ilgili en büyük endişe, sivillere yönelik bir katliam gerçekleştirilmesi ihtimaliydi. Türkiye’nin çabaları bu yönde bir yıkımın gerçekleşmesini engelledi.

Devamı

Fırat Kalkanı Operasyonu sebebiyle Türkiye’nin Halep’e ses çıkarmadığı iddiası son derece yanlıştır. Türkiye’nin Halep için en başından itibaren verdiği diplomatik destek ortadadır.

Meydan okumaların aşılması ve fırsatların değerlendirilebilmesi için, Türkiye'nin 'siyasi asabiyesi' ile 'güvenlik asabiyesi' arasındaki 'karşılıklı kurucu ilişkiyi' dikkatli bir biçimde dengelemek gerekiyor.

Trump, yerel aktörlere desteğini azaltabilir ve inisiyatif alması halinde Türkiye’nin politikalarına daha fazla yaklaşabilir. Ancak PYD’ye olan desteğini aniden çekecek hızlı bir politika değişikliğine gitmeyecektir.

ABD'nin seçim sonrasında bir rehabilitasyon sürecinden geçmesi gerektiği konusunda kimsenin şüphesi yok. Obama, Trump'a, Türk siyasetinin geçmişte çok aşina olduğu bir tâbirle âdeta bir enkâz devretti.

Irak-Suriye Sarkacı

Göründüğü kadarıyla operasyonun tarafları arasında ne bir uzlaşı var ne de ortada gerçek bir Musul operasyonu. Bu nedenle Türkiye Irak’ta savunmada kalmaya devam edebilir.

Devamı
Irak-Suriye Sarkacı
Kriter Dergisinin Kasım Sayısı Çıktı

Kriter Dergisinin Kasım Sayısı Çıktı

SETA tarafından hazırlanan Kriter dergisinin yedinci sayısı okuyucu ile buluştu.

Devamı

Irak’tan Suriye’ye gelen DEAŞ, Suriye devrimini alt üst etmişti. Şimdi de Musul’dan, Tel Afer’den kaçacak DEAŞ’lılar Suriye’ye yönlendirilecek.

Bürokratik merkez, 15 Temmuz öncesinde belli ölçüde Kemalist aktörlerin FETÖ tarafından tasfiye edilmiş olması ve sonrasında ise bunların yerine gelen FETÖ mensubu aktörlerin de tasfiyesi ile otonomisini kaybetti.

Tabanda "CHP, PKK -HDP'nin payandası mı" sorusu eşliğinde belli bir tepkinin oluşması -ki son dönemde "yeni devlet" ile ilişkiler bağlamında Kemalist kesimde kısmi bir parçalanma gözlemlenmektedir- beklenebilir.

Yeni güvenlik stratejimiz muhtemelen PKK’yı yani ABD’nin Kuzey Irak-Suriye projelerini hedef aldığından bolca eleştiriye muhatap olacak.

DEAŞ diye bir canavar yaratıp, sonra o canavar üzerinden bölgemizi şekillendirmek isteyenlere dur demek zorundayız.

SDG/YPG, ABD bayraklarının gölgesine sığınarak kendilerini bir şekilde dokunulmaz kılmaya çalışsa da örgüt ABD desteği ile de olsa artık elde edebileceklerinin sınırına gelmiş gibi gözüküyor.

“Erdoğan gibi dönüşüm ve ilerlemeyi temsil eden bir lider statükocu güçleri huzursuz ediyor.”

“PYD ve onun askeri uzantıları SDG/YPG'nin Münbiç'in ardından Bab ve Cerablus'u ele geçirmek için hazırlık başlattığını, Fırat Kalkanı Harekatı'nın bu hamleyi boşa düşürdü.”

Türkiye - Suudi Arabistan ilişkilerinin stratejik düzeye taşınması bölgesel denge açısından ellerinin rahat olmasını ve güvenlik meselelerinin daha koordineli olarak idare edilmesini sağlayacaktır.

Kerry-Lavrov mutabakatı Suriye’de kimin kazanacağına değil, kimlerin kaybetmesi gerektiğine dair varılan bir mutabakattır.

Türkiye'nin sınırlandırılması isteği 15 Temmuz gecesi milli iradenin Türkiye siyaseti açısından artık gerçek bir aktör olma hüviyetine kavuşması ile bir kez daha akamete uğradı.

Bu analizle, TSK’nın değişim ve dönüşüm sürecindeki düşünsel faaliyetlere, planlama ve tedarik perspektifinden katkı sunulması amaçlanmıştır.

Batı ile Doğu arasındaki siyasi-hukuki düzenin değişmesinin tek yolu güç dengesinin değişmesine bağlıdır. Ancak radikal bir güç değişimi ve güç dengelenmesi uluslararası siyasetin zeminini ciddi anlamda değiştirebilir.