Erken seçime dair tartışmalar aslında 16 Nisan 2017'de kabul halkoylaması ile kabul edilen ve hükümet sistemimizi parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı sistemine dönüştüren Anayasa değişikliği sonrasında zaman zaman gündeme gelmekteydi.
Devamı
Seçmenlerin önlerine konan ittifakların sadece seçime gidilen süreçle ya da seçimi kazanmakla sınırlı olmadığının altını çizmek gerekir. Kurulacak ittifaklar, nasıl bir yönetim tarzı ve siyasi düzen ortaya koyacaklarıyla yani seçimden ziyade seçimden sonrasıyla ilgilidir.
Devamı
‘Cumhur İttifakı’ karşısında oluşturulmak istenen zoraki ittifakın mayası sadece Erdoğan-AK Parti karşıtlığıdır. Bu bloktaki partiler, gizli ittifak arayışlarının örtüsü olarak “ilkeler platformu” gibi süslü bir yapıyı dolaşıma sokmakta ve el altından görüşmeler yürütmekte. İşin garibi milletin huzurunda kuramadıkları ittifakın sandıkta kazanacağını düşünmekteler.
Bu analizde dünyadaki örnekleri üzerinden seçim ittifakları değerlendirilmekte ve Türkiye’de konuyla ilgili olarak yapılan tartışmalara katkı sağlamak amaçlanmaktadır
AK Parti ve MHP’nin ortak imzası ile seçimlere ilişkin kanun teklifi Meclis’e sunuldu. 26 maddeden oluşan kanun teklifi üç alanda düzenleme içeriyor.
Uyum yasalarının Meclis’ten geçirilmesinde, her ne kadar Meclis çoğunluğu yeterli olsa da, AK Parti MHP’nin desteğini önemli görüyor.
Devamı
Almanya’nın yüzde 49 üzerinden kurguladığı siyaset Türkiye’de kendi nüfuz alanına giren bir kitle oluşturup bu kitle üzerinden Türkiye siyasetini dizayn etme çabasının göstergesidir.
Devamı
Parti, zaman zaman sıkıntılı günler yaşasa, yanlışlar yapsa da sahicilik sayesinde seçmenini ikna ederek umut olabilmeyi bildi.
Erdoğan’ın partiye dönmesinin ardından başlayan yenilenme süreci, yeni hükûmet sisteminin getirdiği seçim dinamiklerine göre şekillenmeyle devam edecek.
Konya konuşmasında 18 maddelik anayasa değişikliğinin üniter yapıyı değiştirmeyeceğini bir kez daha vurguladı.
Türkiye, son yıllarda içeriden ve dışarıdan maruz kaldığı bütün saldırılara rağmen halen Orta Doğu’nun en büyük ekonomisine sahip olmaya devam ediyor.
Şükür ki milletin devleti işinin başında. Çakal da inse, sırtlan da gelse fark etmez, millete diş geçiremez...
Gitti eski sistem, geldi yeni sistem. Adına Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi diyoruz.
Avrupalıların da Türkiye halkının tercihlerine saygı duyması ve referandum sonucunu kabul etmesi gerekiyor.
Sadıktan “evet”in çıkması, millet egemenliğinin kesintisiz devamı anlamına gelmektedir.
Siyasette güven, uzun dönemde sahicilikle inşa edilir. Pozisyon ve konjonktür siyaseti ile değil.
2013'ten bu yana "Erdoğan düşmanlığı" çatısı altındaki "iç savaş" senaryosu devam ediyor. Elbette bu siyasal iletişim stratejisinin arkasında da FETÖ var.
FETÖ ve benzeri çevrelerin yurt dışında bilinçli manipülasyonlarının ve yoğun çabalarının etkisiyle, olumsuz algı yaygınlaşıyor.
Etkin ve istikrarlı bir devlet yönetimini amaçlayan Cumhurbaşkanlığı sisteminde muhtemel krizlere karşı, karşılıklı seçimlerin yenilenmesi gibi bir çözüm yolu öngörülmüştür.
Cumhurbaşkanı başka bir partinin genel başkanı, başbakan başka bir partinin genel başkanı olunca ne olacak? Alın size kavga!