OKS'yi kaldırıp üç SBS getiren Hüseyin Çelik, bugün ne düşünüyor? Genel liseleri Anadolu liselerine dönüştürme kararını alan ve üç SBS'den tek SBS'ye geçiş yapan Nimet Baş, bugün ne düşünüyor?
Devamı
Türkiye'nin IŞİD karşısındaki pozisyonu net. IŞİD zihniyeti Türkiye'nin bölgedeki antitezi. Bu sebepten kimse Türkiye'nin niyetini sorgulayabilecek konumda değil.
Devamı
Medyanın ürettiği haber içerikleri ise, çoğunlukla manipülasyon yarattığı düşünülerek eleştirildi. Medyanın haz ekonomisine yaptığı katkı kadar, hız ve sansasyonu norm olarak kabul eden habercilik dilinin yarattığı yanlış yönlendirmeleri sorunsallaştırıldı.
İngiliz bir teröristin bir ABD'li gazetecinin kafasını kesmesinden veya ABD'li bir intihar bombacısının Suriyeli-Iraklı-Lübnanlı milisleri öldürmesinden absürt bir şekilde Türkiye'ye pay çıkarma çabasındalar.
SETA analisti Kadir Üstün, Amerikan Wall Street Journal gazetesinde yayımlanan ve Türkiye'nin IŞİD politikasını eleştiren makalede ciddiyet sorunu olduğunun altını çizerek, makalenin Türkiye'ye karşı siyasi baskı uygulamaya çalışan çevreler tarafından yazıldığına dikkat çekti.
Türkiye bölgesel ve küresel politikalarda bir özne. Bir eksik ya da bir fazla ama kendi öncelikleri olan, değerleri ve dikkate alması gereken milli çıkarları olan bir özne. Ve özne olan hiçbir ülkenin dış politikası herkesi memnun etmek zorunda veya derdinde değildir.
Davutoğlu dönemi dış politikası doğal avantajlarımızı ve Türkiye'nin gerçek sıkletini gündeme taşıdı. Bu Türkiye'nin yerlilerini ve dostlarını memnun etti, diğerlerini etmedi.
Devamı
Ajans Dergi'ye konuşan SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, İsrail'in Gazze'yi de Batı Şeria gibi kontrol edilebilir bir toprak parçasına çevirmek ve bunu izolasyonla, ablukayla bir nevi Gazze halkına diz çöktürerek yapmak istediğini belirtti.
Devamı
İnsanoğlunun öldürmeye dair ulaşabileceği en sofistike ve zalim Alman mühendisliğine maruz kalmış bir kavmin, bütün öğrenme eğrisi işgal ahlakından ibaret. İsrail içine düştüğü tünelden çıkabilir mi?
Amerikan Siyonizmi, 11 Eylül'e kadar Amerika'nın da kullandığı kirli bir silahtı. 2001 sonrası bu ilişkinin patronunun kim olduğuna dair ciddi şüpheler ve karineler var.
ABD İsrail'i kendinden bilmeye ve sadece Arap-İsrail sorununda değil, Ortadoğu'nun diğer sorunlarında da çözümün değil sorunun bir parçası olmaya devam ediyor.
Birinci Dünya Savaşı sonrasının aksine bugün bölgesel güçler Ortadoğu'da yeni düzeni kurma başarısızlığında sorumluluğu küresel güçlere yıkarak kimseyi ikna edemezler.
DC'de aklı başında herkes, 17 Aralık'la alakalı Gülen Hareketi'nin çizdiği demokrasi vs. otoriterlik resmine değil, yaşananların bir güç mücadelesi olduğu tezine itibar ediyor.
Star gazetesinden Fadime Özkan'a konuşan SETA Ankara Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, IŞİD'in Suriye'ye sokulmuş bir Truva atı ve arkasında Baas, İran ve Rusya'nın olduğu düşüncesinde.
Türkiye'nin kendi çıkarlarını önceleyen politikalarından rahatsız olan çevrelerin Türkiye'yi alışageldikleri sulara döndürmeye çalışmaları uluslararası sistemin güç politikasının doğası gereğidir.
Türkiye'de Gülen Grubu'nun sistematik olarak dillendirdiği Erdoğan-El-Kaide ilişkisi iftirasını, Afganistan'daki ABD zihniyetinden veya Suriye'deki Baas zihniyetinden ayırmak mümkün değil.
Filistin, Türkiye'de hükümetler üstü bir davadır. Türkiye'nin Filistin algısı, Türkiye Cumhuriyeti sınırlarını ve tarihini aşar ve kökü Kudüs'ün fethine hatta daha öncesinde Hz. Peygamber'in kıblesini Kudüs'e doğru döndürmesiyle başlar.
Kılıç Buğra Kanat: Muhtemel bir ABD saldırısı Suriye'deki iç savaşın sona ermesini sağlamayacak. Saldırının Esad'ın konvansiyonel güçlerine darbe vurarak muhalif güçlere bazı ciddi avantajlar sunacağı beklenebilir.
Kadir Üstün: Gezi Parkı protestolarına ABD'deki yüksek ilginin kısmen de olsa İslamcılara ne kadar güvenebiliriz?' tartışmasının tekrar gündeme gelmesinden kaynaklandığını söyleyebiliriz.
Yaklaşık iki haftadır devam eden ve tüm dünyanın gündemini meşgul eden Gezi Parkı olayları, Balkan medyasında da geniş bir şekilde yer aldı. Ana akım Balkan medyasının Gezi Parkı'na ilişkin gelişmelerle alakalı kullandığı dil, ilginç bir şekilde Avrupa ve ABD medyasının kullandığı dille paralellik gösterdi. Türkiye'deki gelişmeleri abartarak yansıtan Batı medyasının izinden giden Balkan medyası, Türkiye'de ortaya çıkan toplumsal tepkilerin nedenlerini irdelemek yerine, doğrudan ülkenin demokrasi sorunu yaşadığını yansıtarak Erdoğan'a karşı kampanyaya dönüştürdü. Ancak Türkiye'nin son dönemlerde Balkan ülkeleri ile resmi ilişkilerde yaşadığı olumlu havanın toplumsal düzeyde de hissedilmesi, Gezi Parkı üzerinden yapılan medya kampanyasının etkisini sınırlı kıldı. Dolayısıyla Gezi Parkı'ndaki göstericilere medya dışında verilen toplumsal destek, az sayıdaki solcu ve sosyalist grupların eliyle yapılarak marjinal seviyede kaldı. Balkan medyasının Batı'daki ana akım medya gözlüğünü takarak Gezi Parkı'nı okuması ve kullandığı retorik genel olarak üç noktaya vurgu yaptı.
Yeni dönemde ya Amerika'nın düşüşünü Soğuk Savaş sonrası düşmanını kaybetmesine bağlayan Friedman ve Mandelbaum'u da tatmin edecek yeni öcüler ortaya çıkarılacak ya da yeni tip süper kahramanlar yaratılacak.