26 Eylül 2021 Federal Meclis seçimlerinin kazananı kimdir? Koalisyon görüşmelerine giden süreçte neler yaşanmıştır? Koalisyon ön görüşmelerinde ne tür bir anlaşma sağlanabilmiştir? Devam eden koalisyon görüşmelerinde nasıl bir takvim planlanmaktadır? CDU/CSU’nun şansölye adayı Armin Laschet’i ve partisini bundan sonraki süreçte neler beklemektedir?
Devamı
Almanya'daki genel seçimlerin en önemli sonucu Almanya siyasi tarihine damgasını vuran Hristiyan Birlik Partileri’nin ikinci sıraya düşerek federal başbakanlığı kaybetme ihtimaliyle karşı karşıya kalması.
Almanya Federal Meclis seçimlerinin önemi nedir? Seçim öncesi anketlerine göre partilerin tahmini oy oranları nasıl? Siyasi partilerin seçim programlarında hangi konular ön plana çıkmaktadır? Bu konular içerisinde Türkiye’yi ilgilendiren hususlar nelerdir?
Bu analizde 26 Eylül 2021 Almanya Federal Meclis seçimlerinde öne çıkan üç siyasi partinin şansölye adayları ve muhtemel politika tercihleri ele alınmaktadır.
Merkel sonrası dönemde Türk-Alman ilişkileri kurulacak hükümete göre şekil alacak. Alman devletinin, terör örgütleri PKK ve FETÖ’nün Almanya’daki yoğun faaliyetlerine göz yumması ikili ilişkilerde başlıca sorunlar arasında yer almaya devam edecek.
Devamı
Almanya’da 26 Eylül’de yapılacak ve Merkel sonrası dönemin istikametini belirleyecek olan seçimler, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülke tarafından yakından takip ediliyor.
Şansölye adaylığı nedir? CDU/CSU’daki şansölye adaylığı süreci son bir yılda nasıl gelişti? Şansölye adayı Armin Laschet nasıl belirlendi? CDU/CSU’nun şansölye adayı Armin Laschet kimdir? Laschet’in 26 Eylül Federal Meclis seçimlerine yönelik öne çıkan politika tercihleri neler olabilir?
Fransa ile Almanya arasındaki iş birliği AB’nin hayat damarını oluşturur. Bu iş birliği sakatlanırsa artık AB’nin sonunu konuşma zamanı gelmiş demektir. Aynı şeyi Almanya-İngiltere ya da Fransa-İngiltere ilişkisi üzerinden söylemek mümkün değildi. Nitekim İngiltere’nin ayrılması AB’ye zarar verse de Birliğin geleceği açısından çok büyük bir öneme sahip değil.
Bu hafta sonu 33. Hristiyan Demokrat Birliği'nin (CDU) Olağan Kurultayı'nda partinin yeni genel başkanı seçilerek 26 Eylül'de Almanya'da yapılacak genel seçimler bağlamında Merkel sonrası dönemin belirleyici adımları atılacaktır. Parti başkanlığına eski siyasetçi Friedrich Merz, Federal Meclis Dışişleri Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen ve Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Başbakanı Armin Laschet adaylığını koymuşlardır. CDU'nun başkanı seçildikten sonra CDU/CSU'nun başbakan adayı, iki partinin yapacağı istişareler neticesinde belirlenecektir.
Almanya’nın ara buluculuk çabalarının başarılı olması ise Berlin’in Paris’i dizginleme konusunda ne kadar başarılı olacağına ve Türkiye ile Yunanistan ve GKRY arasındaki sorunda tarafsız bir tavır gösterip gösteremeyeceğine bağlı olacak.
Koronavirüs salgını öncesinde CDU’daki liderlik yarışı ne aşamadaydı? Salgınla mücadele süreci nasıl şansölyelik adaylığı rekabetine dönüştü? Salgınla mücadelede Laschet ve Söder hangi temel yaklaşımlarda ayrışıyor?
Koronavirüs (Covid-19) krizinin belirsiz bir gelecekte sona ermesinin ardından AB ve öne çıkan AB ülkeleri önemli sorunlarla karşı karşıya gelecektir. Bu hakikate rağmen AB liderleri krizin başlangıcında salgın karşısında alınabilecek ekonomik önlem ve destek paketleri üzerinde bir mutabakat sağlayamamıştır..
AB ve Birliğe üye ülkeler Koronavirüs krizine nasıl bir tepki verdi? AB üyesi ülkelerin karar aldıkları ihracat yasakları nelerdir? Korona tahvili (Corona Bonds) tartışmalarında hangi AB ülkesi nerede durmaktadır? AB’ye yönelik Birlik içinden ve dışından gelen tepkiler nedir? AB’nin eleştirilere cevabı ne oldu?
Koronavirüs salgını Almanya’da nasıl seyrediyor? Almanya’da ölüm oranları neden düşük? Alman hükümeti Koronavirüse karşı nasıl bir mücadele stratejisi izliyor? Alman kamuoyu Koronavirüs krizine nasıl tepki verdi? Koronavirüs krizinin siyasi sonuçları ne olacak?
Türkiye'nin uzun yıllardır başarıyla üstesinden geldiği mülteci meselesi, gelinen aşamada ciddi zorluklara yol açmaktadır. Türkiye bu yükün altından kalkabilmek adına Avrupa ülkelerine sorumluluk paylaşma çağrısında bulunmasına rağmen Avrupa ülkelerinin gerekli adımları atmamasının ardından Ankara mültecilerin ülkeden çıkışlarını engellememe kararını almıştır.
2018'de gerçekleşen eyalet meclisi seçimlerinde Hristiyan Demokratların (CDU) ciddi oy kaybı yaşaması, Şansölye Merkel'in bilhassa ılımlı mülteci politikasına yönelik artan hoşnutsuzluklar ve çeşitli parti-içi anlaşmazlıklar, Merkel'in Aralık 2018'de parti genel başkanlığını bırakmasına neden olmuştu.