Post Gerçekliklere Karşı Meydan Mitingleri mi?

Bir siyasal parti, kampanyasının ağırlığını dijitale yönlendirdiğinde bu alanı yeterince takip etmeyen seçmen grupları kendilerini ihmal edilmiş olarak görecektir. Türkiye seçmeni hâlâ bir siyasi partinin kendi ilinde miting yapmasını önemsemekte, mutlu ve hüzünlü günlerinde siyasilerin bilfiil yanlarında olmasını beklemektedir.

Devamı
Post Gerçekliklere Karşı Meydan Mitingleri mi
Muhalefetin Büyük Çaresizliği

Muhalefetin Büyük Çaresizliği

Millet İttifakı partileri bir aya yakındır, Mansur Yavaş’ın Ankara’da hangi partiden aday olması gerektiğini görüşüyor.

Devamı

Geçen hafta İç İşleri Bakanı Horst Seehofer başkanlığında toplanan Alman İslam Konferansı, katılımcıları, tartışılan konular ve açık büfede yer alan domuz eti ikramıyla pek çok tartışmaya yol açtı.

Almanya'daki Türklerin hayatı gün geçtikçe zorlaşıyor. Kendilerine yönelik tehditler artıyor. Ancak seslerini duyuracak tek bir isme bile sahip değiller.

Türkiye’nin Batı karşısındaki hiyerarşiyi reddeden arayışına yönelik tepki, kuşkusuz en açık şekilde medya bağlamında görünür olmaktadır.

Karşılıklı ekonomik ilişkilerimiz iki ülke için de vazgeçilmez boyutta.. Ancak öyle gözüküyor ki Alman siyasetçiler henüz yeterince cesur değil..

Normalleşme ve Merkel'in Zorlu Görevi

Türk-Alman ilişkilerini normalleştirmede Merkel'e zorlu bir görev düşüyor. Hem Avrupa siyaseti hem de kendi ülkesi için Türkiye'ye olan ihtiyacı iyi biliyor. Ancak birkaç yıldır Alman kamuoyunda yükseltilen Türkiye ve Erdoğan karşıtlığının bitirilmesi ve algı toparlamasının yapılması gerekiyor.

Devamı
Normalleşme ve Merkel'in Zorlu Görevi
Almanya'da Irkçılık Suç Değil Milliyetçilik Suç

Almanya'da Irkçılık Suç Değil Milliyetçilik Suç

Mesut Özil'e yönelik eleştirilerle, göçmenlerin, Alman ana akımı tarafından belirlenen bazı 'kırmızı çizgileri aşamayacakları' ve bu noktada uyumlu olmalarının beklendiği mesajı verilmek istenmiştir.

Devamı

Alman milli futbol takımının önde gelen futbolcularından Türk kökenli Mesut Özil ırkçılık ve saygısızlığa maruz kaldığı gerekçesiyle..

Mesut Özil olayı nasıl gelişti ve Alman milli futbol takımını bırakması aşamasına nasıl gelindi? Mesut Özil’in milli takımı bırakmasına dair açıklamasında öne çıkan temel hususlar nelerdir? Mesut Özil’in açıklamasına yönelik Alman medyasının tepkisi ne oldu? Mesut Özil’in açıklamasına yönelik Alman siyasetinin tepkisi ne oldu? Özil’in milli takımı bırakma kararının Almanya’daki Müslüman ve Türk toplumuna yönelik önemi nedir, ne gibi sonuçları olabilir?

SETA Avrupa Araştırmaları Direktörlüğü'nden Zeliha Eliaçık tarafından kaleme alınan "Avrupa'da Türk devlet adamlarına yönelik seçim yasakları" analizi yayınlamdı.

Bu analiz 16 Nisan referandumu ve sonrasında Türk siyasilere uygulanan yasaklar ve arka planını hem referandum süreci hem 24 Haziran seçim dönemi açısından değerlendirmektedir.

Türkiye terörle mücadele ediyor, PKK'yı bombalıyor. Ses bir kez daha CHP'den geliyor. Hem de HDP'den bile önce.

Almanya, geçen yıl gerçekleştirilen 16 Nisan Referandumu sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Partili siyasetçilerin ülkesindeki Türk seçmenlerle buluşmasını engellemek için üçüncü ülke siyasetçilerinin Almanya’da seçim çalışması yapmasını yasaklayan bir karar almıştı...

Geçen hafta başında Alman milli takım oyuncuları Mesut Özil ve İlkay Gündoğan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a imzalı forma hediye etmeleri ve akabinde yaşanan olaylar her iki ülkede de gündemi meşgul etti.

Aslında Erdoğan karşıtlığının büyük ölçüde Türkiye karşıtlığını örtmenin yöntemlerinden biri olarak kullanıldığını belirtmek gerekir. 24 Haziran seçimlerine verilen ilk tepkilerde böylesi yoğun bir eleştirel dilin kullanılması, Batı medyasının seçim yaklaştıkça giderek daha hırçın ve saldırgan bir aşamaya geçeceğinin işaretidir.

Türkiye’deki köklü değişimi engellemek isteyen statükocu partiler, 24 Haziran seçimlerini “köprüden önceki son çıkış” olarak görmektedir. Dolayısıyla, bu partiler tüm stratejilerini bu değişimin öncülüğünü yapan AK Parti karşıtlığı üzerine inşa etmekte ve çok tanıdık bir amaca odaklanmaktadır: Recep Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı seçtirmemek.

Sadece AK Parti döneminin değil, Türkiye demokrasi tarihi açısından milat sayılabilecek bir seçim var önümüzde.

Bahçeli'nin açıklamasıyla erken seçim gündeme geleli tamı tamına üç hafta oluyor. Gelinen noktada Erdoğan karşıtı partilere bakalım, ne durumdular...

İkili bir seçimde Erdoğan doğal olarak favori aday olacak çünkü medyan seçmenin beklentilerine, taleplerine en yakın aday. Saadet ile CHP’yi toplayıp ikiye bölerseniz karşınıza medyan seçmen çıkar. HDP ile İyi Parti’yi toplayıp ikiye bölerseniz karşınıza yine medyan seçmen çıkar. Ve o medyan seçmenin yeri 16 yıldır rezerve edilmiş durumda.

Yıllardır bu ülkeyi kalitesiz bir muhalefete mahkûm ettiler. Gül hadisesi de bu zincirin son halkası.