Batı medyasında güçlenmekte olan yeni bir eğilim var. "Madem Erdoğan gitmiyor, dört yıl daha iktidarda, o halde ne yapmalıyız?" sorusuna cevap aranıyor.
Devamı
İstanbul seçimlerini kazanan CHP’nin Batı’da kendisine karşı oluşan bu destek konusunda çok dikkatli olması gerekiyor. Uzun zaman sonra ilk defa ordudan, vesayetçi bürokrasiden, siyaseti ipotek altına alan yüksek mahkemelerden medet ummadan halkın taleplerine yönelik söylemlerle bir seçim kazanan CHP’nin AK Parti karşıtlığı konusunda birleşmiş Batı’dan gelen ayartmalara karşı ciddi bir imtihan vermesi gerekiyor.
Devamı
23 Haziran seçimlerinde kritik karar muhafazakar seçmende..
Bu sebeple Batı medyasının Erdoğan karşıtlığı kimseyi şaşırtmıyor. Zira 16 Nisan referandumunda da 24 Haziran seçimlerinde de aynı yerdeydiler. "Türkiye'de demokrasi yıkıldı" söylemini yıllardır tekrarlamaktan yorulmadılar. Şimdi de İstanbul seçim iptalini malzeme olarak kullanıyorlar. Ankara veya Antalya'da başkanın değişmesini görmezden gelerek "sandığa güveni" hedef alıyorlar. "Diktatörlük" hikayesini yeniden piyasaya sürüyorlar. CHP adayı lehine moral üstünlük kurmaya çabalıyorlar.
Yine Türkiye’de seçimler var ve yine Avrupa medyasını bir heyecan: “Bu defa Tayyip Erdoğan’ın işi zor” türünde başlıklar Türkiye haberlerini süslüyor..
Dahası, Christchurch katliamı tüm Batı dünyasındaki Müslümanların ölümcül bir tehdit altında olduğunu göstermekle kalmıyor. Gittikçe güçlenen bir olguyu tespit etmek durumundayız. Batı dünyasında aşırı radikal bir fanatizm fırtınası esiyor.
Bir siyasal parti, kampanyasının ağırlığını dijitale yönlendirdiğinde bu alanı yeterince takip etmeyen seçmen grupları kendilerini ihmal edilmiş olarak görecektir. Türkiye seçmeni hâlâ bir siyasi partinin kendi ilinde miting yapmasını önemsemekte, mutlu ve hüzünlü günlerinde siyasilerin bilfiil yanlarında olmasını beklemektedir.
Devamı
Millet İttifakı partileri bir aya yakındır, Mansur Yavaş’ın Ankara’da hangi partiden aday olması gerektiğini görüşüyor.
Devamı
Geçen hafta İç İşleri Bakanı Horst Seehofer başkanlığında toplanan Alman İslam Konferansı, katılımcıları, tartışılan konular ve açık büfede yer alan domuz eti ikramıyla pek çok tartışmaya yol açtı.
Almanya'daki Türklerin hayatı gün geçtikçe zorlaşıyor. Kendilerine yönelik tehditler artıyor. Ancak seslerini duyuracak tek bir isme bile sahip değiller.
Türkiye’nin Batı karşısındaki hiyerarşiyi reddeden arayışına yönelik tepki, kuşkusuz en açık şekilde medya bağlamında görünür olmaktadır.
Karşılıklı ekonomik ilişkilerimiz iki ülke için de vazgeçilmez boyutta.. Ancak öyle gözüküyor ki Alman siyasetçiler henüz yeterince cesur değil..
Türk-Alman ilişkilerini normalleştirmede Merkel'e zorlu bir görev düşüyor. Hem Avrupa siyaseti hem de kendi ülkesi için Türkiye'ye olan ihtiyacı iyi biliyor. Ancak birkaç yıldır Alman kamuoyunda yükseltilen Türkiye ve Erdoğan karşıtlığının bitirilmesi ve algı toparlamasının yapılması gerekiyor.
Mesut Özil'e yönelik eleştirilerle, göçmenlerin, Alman ana akımı tarafından belirlenen bazı 'kırmızı çizgileri aşamayacakları' ve bu noktada uyumlu olmalarının beklendiği mesajı verilmek istenmiştir.
Alman milli futbol takımının önde gelen futbolcularından Türk kökenli Mesut Özil ırkçılık ve saygısızlığa maruz kaldığı gerekçesiyle..
Mesut Özil olayı nasıl gelişti ve Alman milli futbol takımını bırakması aşamasına nasıl gelindi? Mesut Özil’in milli takımı bırakmasına dair açıklamasında öne çıkan temel hususlar nelerdir? Mesut Özil’in açıklamasına yönelik Alman medyasının tepkisi ne oldu? Mesut Özil’in açıklamasına yönelik Alman siyasetinin tepkisi ne oldu? Özil’in milli takımı bırakma kararının Almanya’daki Müslüman ve Türk toplumuna yönelik önemi nedir, ne gibi sonuçları olabilir?
SETA Avrupa Araştırmaları Direktörlüğü'nden Zeliha Eliaçık tarafından kaleme alınan "Avrupa'da Türk devlet adamlarına yönelik seçim yasakları" analizi yayınlamdı.
Bu analiz 16 Nisan referandumu ve sonrasında Türk siyasilere uygulanan yasaklar ve arka planını hem referandum süreci hem 24 Haziran seçim dönemi açısından değerlendirmektedir.
Türkiye terörle mücadele ediyor, PKK'yı bombalıyor. Ses bir kez daha CHP'den geliyor. Hem de HDP'den bile önce.
Almanya, geçen yıl gerçekleştirilen 16 Nisan Referandumu sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Partili siyasetçilerin ülkesindeki Türk seçmenlerle buluşmasını engellemek için üçüncü ülke siyasetçilerinin Almanya’da seçim çalışması yapmasını yasaklayan bir karar almıştı...
Geçen hafta başında Alman milli takım oyuncuları Mesut Özil ve İlkay Gündoğan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a imzalı forma hediye etmeleri ve akabinde yaşanan olaylar her iki ülkede de gündemi meşgul etti.