Davutoğlu'nun Konuşmasının Taşıdığı Anlam

Ahmet Davutoğlu'nun Başbakanlık ve AK Parti Genel Başkanlığına aday gösterilmesinin ardından yaptığı konuşmaya ilişkin konuşan SETA analisti Burhanettin Duran, konuşmada, 2023 hedefi ve medeniyet kavramının içerisini dolduracak çok sayıda öge olduğuna dikkat çekti.

Devamı
Davutoğlu'nun Konuşmasının Taşıdığı Anlam
Perspektif Türk Dış Politikasında Yeni Dönem

Perspektif: Türk Dış Politikasında Yeni Dönem

Türk dış politikasındaki “yenilenme” neyi ifade ediyor? Türk dış politikasına yönelik yeni dönemde ne tür meydan okumalar var? Dış politika alanındaki eleştiriler haklı mı?

Devamı

SETA analisti Taha Özhan, AK Parti'de üç dönem kuralı gereği yaşanacak kabine değişikliğine ilişkin değerlendirmesinde, birkaç yıl daha aynı kadroyla devam etmenin, eski Türkiye'nin elit dönüşümünü sağlayamayan yapısına dönüş anlamına geleceğini belirtti.

Halk tarafından seçilen bir Cumhurbaşkanının, bizleri öteden beri sorunlu olan Yükseköğretim Kurulu (YÖK)-üniversite-toplum ilişkilerini yeniden tanımlamaya zorlayacağını ve sorunlu ilişkileri azaltacağını düşünüyorum.

Ahmet Davutoğlu'nun şahsında Türkiye, İsrail-Filistin çatışmasının çözülmesi için etkin bir aktör konumundadır. Bunu biz değil; İsrail söylüyor, ABD dışişleri teyit, Filistinli taraflar ise takdir ediyor.

Erdoğan'ın Gazze'yi sahiplenmeyi "tarihi sorumluluk" olarak nitelemesi duygusal bir açıklamadan öte anlama sahiptir. Kurtuluş Savaşı'na bağlanarak Gazze, Türkiye'nin yeni kimliğinin kurucu unsurlarından biri haline gelmektedir.

Muhalif Bir Dil Var mı?

‘Muhalif olmak' hiçbir şey değilse, ciddi bir iştir. Entelektüel bir faaliyettir. Belli bir düzeyde maddi bilgiye sahip olmanın yanında, asgari düzeyde kavramsallaştırma ve soyutlama yeteneğine sahip olmayı icbar eder.

Devamı
Muhalif Bir Dil Var mı
Dış Politikada quot Revizyon quot Gerekli mi

Dış Politikada "Revizyon" Gerekli mi?

2009 Davos sonrası Batı başkentlerinde ortaya çıkan ve içeride yeniden üretilen otoriterlik söylemi bir yönüyle Türkiye'yi tedip etme gayreti. Aktör olmanın pişmanlığını ikrar ettirme çabası...

Devamı

Başbakan Erdoğan döneminde, Türkiye'nin hem kendi bulunduğu bölge sorunlarıyla ilgilenen hem de dünya siyasal sisteminde birtakım değişiklikler talep eden bir ülke olarak öne çıktığı söylenebilir.

İsrail'in son Gazze saldırılarının arka planında, Hamas ile El Fetih'in Milli Uzlaşı Hükümeti kurmasına yönelik öfkesi yatıyor.

Ortada çırılçıplak bir güç savaşı vardır ve mezhepsel ya da başka türlü aidiyetler bu güç savaşının söylemsel tarafını oluşturmaktadır.

Bugün bölgede yaşananları Türkiye'nin Ortadoğu politikasının başarısızlığı olarak görmek, Türkiye'ye kapasitesi üstünde bir sorumluluğu yüklemektir.

İsrail, Suudi Arabistan ve ABD başta olmak üzere bir çok devlet ve aktör; toplumsal desteğe sahip, demokrasiye uyumlu bu hareketleri boğmak adına bir yandan eski rejimlerin güçlenmesine destek verirken, bir yandan da radikal selefi örgütleri destekledi.

Musul sonrası ‘ana akım' gazeteler en marjinal fanatik ulusalcı-sol gazetelerin dipnotları şeklinde çıktılar.

Türkiye'nin Kıbrıs'a müdahalesi tazminat kararına sebep oluyorsa İngiltere, İspanya ve İtalya gibi ülkelerin Irak operasyonuna destekleri de AİHM'nin kararlarına konu olmalıdır.

Taha Özhan: Barzani'nin Diyarbakır'da ağırlanması devlet açısından son on yılda tutarlı bir hikâyesi olan ve nihai nokta olarak kabul edeceğimiz derin bir kırılmadır.