Doğrudan sivilleri hedef alan ve mesajını Türkiye üzerinden uluslararası aktörlere ulaştırmaya çalışan bir DAEŞ terör stratejisi ile karşı karşıyayız. Türkiyenin, uzun bir stratejik soruna dönüşme ihtimali yüksek olan DAEŞle mücadelede bir master plana ihtiyacı var.
Devamı
Bush döneminde çok agresif, tek taraflı ve sert bir şekilde girilen Ortadoğu'da Amerika bugün bu maliyeti başkalarının üzerine yıkmaya çalışıyor.
Devamı
DAİŞle mücadelenin metodu da DAİŞin hanesine bir avantaj olarak yazılmaktadır. DAİŞi var eden sebeplerle yüzleşilmeden DAİŞle gerçek manada mücadele edilebileceğini düşünmek naifliktir.
2009 yılından beri yayınlanmakta olan bu seri ile özellikle Türk dış politikası alanında çalışan araştırmacılar için kalıcı bir eser oluşturulması amaçlanmıştır.
ABD Ortadoğudan geri çekilsin tabi ki ama Ortadoğuda kendi ürettiği sorunları da beraberinde alıp gitsin. En azından geri çekilmeden bahsederken PKKya verdiği destek gibi giderayak yeni ve köklü sorunlar üretmeye çalışmasın.
Türkiye ile mülteci krizini çözmek için bu kadar emek sarf eden Merkel hem mülteci-vize muafiyeti meselesini çıkmaza sürükleyebilir. Hem de iç muhalefetin baskısından kurtulamayabilir.
Hasan Basri Yalçın, İstanbulda düzenlenen Birleşmiş Milletler İnsani Zirvesi çerçevesinde Türkiyenin insani yardım politikası üzerine ayrıntılı değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
Batı basınında popüler olduğu dönemde Türkiye modelinin başarısı dört unsura dayandırılmıştı; demokratikleşme, Batı ile entegrasyon, serbest piyasa kapitalizmine uyum ve ılımlı İslam anlayışı.
Devamı
Yeni başkanın, Obamadan çok farklı bir Ortadoğu politikası izlemesi kolay olmayacak. Zira Amerikan halkı Ortadoğuda siyasi sorunların adeta çözülmesi imkânsız hale geldiğine ikna olmuş durumda. Yeni başkanın kamuoyunu yeni bir dış politika aktivizmine ikna etmesi çok zor.
Bölge ülkeleri bağımsız politikalar ürettikçe rahatsız edici bulunuyor ve bir anlamda onlara ayar verilmek isteniyor. S. Arabistan'ın kadın hakları sorunu hatırlanıyor. Türkiye için ise "basın özgürlüğü" sopası sürekli gündemde tutuluyor.
ABD- Suud ilişkilerindeki yapısal ayrışma Obama döneminde yerleşik hal aldı. Bu da Arap isyanlarını yönetemeyen Obama'nın ana ilgisini Ortadoğu'dan çekmesiyle irtibatlı.
Bugün Suriyedeki çözümsüzlüğü üreten sebep neyse, çözümü de o üretecektir. Suriyedeki çözümsüzlüğün kaynağı Amerikanın kararsızlığı ve müdahaleden kaçınıyor oluşudur.
Dönem başkanlığını devralan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Zirve açılış konuşması İİT'ye yönelik beklentilerin tercümanı oldu. Hem de İİT'nin "gerçek bir birlik" olması için neler yapılması gerektiğine dair önerilerle dopdolu olarak.
Krize değil yeni bir başlangıca ihtiyacı olan Türkiye- ABD ilişkileri yeni ABD başkanına sorun alanı olarak bırakılmak isteniyor.
Avrupalılar çok ciddiymiş gibi görünmelerine rağmen bu terörün ciddiyetinin farkına varabilmiş değiller. Terörü Suriye'ye veya Libya'ya ait bir durum olarak görüyorlar.
Hasan Basri Yalçın, Libyada yaşananların Batılı devletlerin Suriyeye müdahil olmalarını engellediğini ve bugün Suriyede yaşananların da aynı şekilde Libyada yeni bir çözüm arayışının önünü tıkadığını belirtti.