Afganistan'da Güç Savaşlarında Yeni Dönem

Afganistan'da son dönemde, hem müdahil aktörler hem de eylemlerin dozu bakımından artan şiddet olayları, teröre karşı küresel savaşın odağında yer alan ülkedeki güvenlik durumunu yeniden uluslararası gündemin ilk sıralarına taşıdı.

Devamı
Afganistan'da Güç Savaşlarında Yeni Dönem
Obama nın Mirası Trump ın Farkı

Obama’nın Mirası, Trump’ın Farkı

Demokratlar sadece Beyaz Saray'ı kaybetmedi, Kongre'nin iki kanadında da azınlık durumundalar. Tek yapabildiği, mirasını alt üst edecek Trump'ın önüne bazı sıkıntılı konular bırakmak oldu.

Devamı

‘Brexit referandumu’ ile ABD başkanlık seçimlerini Trump’ın kazanması, Avrupalı devlet adamları ve politikacılarını, kıtanın güvenliği konusunda yeniden ortak savunma sistemleri düşüncesini canlandırma arayışı içerisine itti.

DEAŞ ise örgütün ideolojisini var eden siyasi, ekonomik ve dini şartlarla hakkıyla yüzleşilmeden farklı isim ve formlarda terör faaliyetleri, kaos yaratma girişimleri ve Haziran 2014’te Musul’un işgali ile birlikte ulaştığı güç zirvesine tekrar ulaşma çabalarını sürdürecektir.

Tarih boyunca birçok örneğine rastlamak mümkün olsa da bu tür eylemler sistematik şekilde İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra niceliksel olarak yükselişe geçmiş, niteliksel olarak da askeri yöntemden hızla terör örgütlerinin kullandığı asimetrik savaşın sürekli bir yöntemine dönüştürülmüştür.

11 Eylül saldırılarının üzerinden tam on beş yıl geçti. Bu süre zarfında dünya 11 Eylül’dekinden çok daha büyük yıkımlarla, çok daha ağır krizlerle karşı karşıya kaldı. Özellikle İslam dünyasında devasa kayıplar verildi, şehirler tarumar edildi, milyonlarca insanın canı yandı, devletler çöktü, ülkeler bölündü.

Tarihin Sonu Değil Başı

Ne Trump çok matah bir seçenek. Ne de Avrupa sağı. Her ikisi de en başta Müslümanlara düşman. Ama bunlar aynı zamanda Batı'nın kendi defoları.

Devamı
Tarihin Sonu Değil Başı
Halep teki Katliama Lokum Dağıtmak

Halep’teki Katliama Lokum Dağıtmak

Esed’in devlet terörünü, PKK’nın ırkçı terörünü meşrulaştırmak için insanlıklarından çıktılar. Halep’in içindeki sivillerle birlikte yıkılmasını sevinç naralarıyla karşılayanlar utanmadan insanlıktan bahsediyorlar.

Devamı

Türkiye, Rusya ve İran arasındaki Halep mutabakatı Türkiye’nin dış politika kodlarında bundan sonra müstakil bir revizyonizm siyaseti mi izleyeceği yoksa mevcut parçalanma ve tehditler yüzünden dengeleyici ve statükocu rolüne geri mi döneceği konusuna dair ipuçları içeriyor.

ABD'nin kuruluşundan günümüze iki uç kutup grand strateji arasında gidip geldiğini görülüyor. Bunlar bir uçta ABD'nin izolasyonunu öngören Kale "Fortress" ABD ve diğer uçta dünyada etkin hakimiyet hedefleyen Emperyal ABD stratejisi.

Amerika'dan habersiz savaş olmadığı gibi Amerika'dan habersiz barış da yapılmıyordu. Dayton Anlaşması da Amerika'da imzalandı. Afganistan'ın kaderi de Irak'ın kaderi de Amerika'da belirlendi.

“El ele vereceğiz, hem biz kazanacağız hem de gençlerimize geleceğe dönük umut, ışık, cesaret vereceğiz.” Bu sözlerde yatan ekonomi odaklı toplumsal öge çok kritik: Gençlere önem ve iş, aş, umut vermek.

Savaş teknolojisinin uç noktasında 'insanlı helikopter platformlarına; muharip rol ve misyonları itibarıyla artık eskisi gibi önem ve yer atfedilmese de; arama-kurtarma operasyonları, personel sevkiyatı gibi farklı unsurlar açısından vazgeçilmezliği ortadadır ve bu avantajlarının uzun bir süre daha devam edeceği aşikârdır.

ABD'nin seçim sonrasında bir rehabilitasyon sürecinden geçmesi gerektiği konusunda kimsenin şüphesi yok. Obama, Trump'a, Türk siyasetinin geçmişte çok aşina olduğu bir tâbirle âdeta bir enkâz devretti.

Dış politikada ipler tamamen Trump’a bırakılırsa (şüpheliyim bu konuda) Esed’le yeni bir uzlaşma zemini arayabilir. Çünkü Esed’in DEAŞ’la mücadele ettiğini düşünecek kadar olaydan kopuk.

Asya ülkelerinin ekonomik ve insan gücünü etkin kullanmalarını sağlayacak güçlü bir platforma ihtiyaç var ve Türkiye, bu platforma liderlik edebilecek dinamiklere sahip.

Amerikan halkı başkanın spesifik politikalara hakim bir teknokrat olmasının ötesinde liderlik vasıfları taşımasını bekliyor.

Devlet otoritesi çökmüş ve meşruiyetini kaybetmiş ülkeler için “failed states” kavramı kullanılıyor. Bu kavram, onu bulanların çıkarları doğrultusunda başka ülkelere müdahalesini de meşrulaştıran bir araca dönüşüyor çoğu zaman.

DB Endeksi'nin 2017 versiyonu göre kendi iş ortamımızı iyileştirmemiş olarak, başkalarının bizi geçmesine mahal vermiş gözüküyoruz. Oysa ilerlemek adına en mühim gereksinimlerimizden biri, iş ortamı…

28 Eylül’de kabul edilen Terör Destekçilerine Karşı Adalet Yasası’nı nasıl anlamak gerekir? ABD’de çıkarılan bu yeni yasa uluslararası hukuk açısından nasıl değerlendirilmelidir? Bu yasaya ilişkin ne tür çarpıklıklar dikkat çekmektedir?

AB üyesi devletlerin mülteci kabul etmemek adına verdikleri mücadelenin en trajikomik örneği Macaristan’da geçtiğimiz haftalarda yapılan referandum oldu.