Türkiye'deki "Yeni Batıcılar" Kim?

Hükümetin paralel yapı ile mücadelesi devam ettikçe Hareketin yeni Batıcılığı daha da güçlenecek gibi.

Devamı
Türkiye'deki quot Yeni Batıcılar quot Kim
Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ve Muhalefet

Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ve Muhalefet

Muhalefetin cumhurbaşkanlığı seçimlerini varoluşsal bir mesele olarak ele alması beklenir. Lakin tam aksine, siyasi alanı sık sık terk ederek sokağa meyleden bir muhalefet görüyoruz.

Devamı

2014 siyasi makasları uzunca yıllar gündemimizin ana maddeleri olacak. Bir taraftan seçilmiş Cumhurbaşkanı ve hükümet denklemi, diğer yandan ‘Paralel Yapı'nın darbe girişimi önümüzdeki yılların da başlıkları olmaya devam edecek.

Washington'da zemin kazanmak için gerekli olan başlıkların tamamı Türkiye'de ‘yerlilik krizi', İslam dünyasında ise ‘işbirlikçilik' başlığı altına girmektedir.

Askeri vesayetin gerilemesine, özgürlükler alanının genişletilmesinden asırlık sorunlara çözüm aranmasına kadar birçok gelişme Türk demokrasisi eğrisinin yükseliş trendini ortaya koymakta.

SETA İstanbul Siyaset Araştırmacısı Nebi Miş, dar veya daraltılmış bölge seçim sistemlerinde amacın temsilde adaletin ve siyasal istikrarın sağlanması olduğunu belirterek, Türkiye'de siyasal kültürün yerleşmesi açısından yeni bir seçim sistemine ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı'na Muhalefet Gömleği Giydirilmeye Çalışılıyor

SETA Vakfı'ndan Taha Özhan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Kütahya'da yaptığı açıklamanın erken yapılmış bir açıklama olduğunu, ancak Cumhurbaşkanlığı Seçim Sürecinin çok hırpalayıcı geçmesine belli ölçüde sakinleştirici bir etkisi olduğuna dikkat çekti.

Devamı
Cumhurbaşkanı'na Muhalefet Gömleği Giydirilmeye Çalışılıyor
Cumhurbaşkanlığı Tartışmalarında İbre Değişti

Cumhurbaşkanlığı Tartışmalarında İbre Değişti

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, Cumhurbaşkanı Gül'ün yapmış olduğu açıklamanın, Cumhurbaşkanlığı tartışmalarında ibreyi değiştirerek tartışmalarda çok daha sükûnetli bir ortam sağladığına dikkat çekti.

Devamı

Güzelim ‘liberal Putin teorisi', pis bir gerçek yüzünden hak ile yeksan oluverdi. Bütün demokrasi perspektifi Putin-Medvedev modelini üretmek kadar olan liberal aklın, istikrarlı bir şekilde memleketi ıskalaması, hızla bir pataloji konusu olmaya doğru ilerliyor!

Kılıçdaroğlu'nun ortaya çıkacak tazyiki bir süre daha yönetebileceği muhakkak. Lakin seçimlerde sürekli aynı neticeler alınacaksa, Kemalist ana kadro ve tabanın cari yönetime tabi olmaya devam etmesi için çok fazla gerçekçi bir sebep ortalıkta görünmüyor.

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, 17 Aralık sürecinde yaşanan Cemaat tartışmaları bağlamında yaptığı değerlendirmede, “Cemaat, devleti ele geçirme refleksi içinde olmakla suçlanıyor. Bu tam da siyasal İslamcılığın olumsuz tarafıdır.” şeklinde konuştu.

Temsil sorunu yaşayan sokak gücü, temsil kabiliyeti olmayan siyaset dışı bir unsur tarafından temsil ediliyormuşçasına siyasetin nesnesi haline getirildi.

SETA Ankara Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, seçim sonuçlarında en fazla ön plana çıkan unsurun partiler açısından siyasal haritanın donuklaşması olduğuna dikkat çekti.

30 Mart Yerel Seçimlerinde muhalefetin aldığı sonuçları değerlendiren SETA Ankara Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, “Seçim öncesinde arkasına aldığı toplumsal muhalefet enerjisini siyasete aktaramadığı için en başarısız partilerden biri CHP.” yorumunda bulundu.

SETA Ankara Ekonomi Araştırmaları Direktörü Erdal Tanas Karagöl, 17Aralık süreciyle yapılan manipülasyonlarla, güçlü ekonomi algısının negatif olarak etkilenmesinin hedeflendiğini belirtti.

Türkiye demokrasisi büyük bir badireyi daha atlatmış oldu. Onca manipülasyona, illegal kampanyaya, kışkırtmaya, etik-dışı müdahaleye rağmen siyaset kazandı.

Seçim sonuçları, "beyaz Türkler" açısından istenen sonucu ortaya çıkarmadığı durumda yine halkı bilinçsizlikle suçlayan değerlendirmeler medya ve sosyal ağlarda bolca dile getirilecektir. Ancak, netice ne olursa olsun, ortaya çıkan seçim sonucu, halkın irfanını ve tercihini yansıtacaktır.

Seçim öncesi benzerlikler açısından ele aldığımızda, 1994 seçimleri nasıl tarihi öneme sahipse 2014 yerel seçimleri de Türkiye'deki huzur ve güvenin tesisi için o kadar önem arz etmektedir.

Devlet şeffaflaşırken, toplumsal ve dini hareketler de şeffaflaşmalı. Şeffaflaşabilmeli. Ama devletin dini alanla ilgili yasal mevzuatını tekke ve zaviyelerle ilgili kanunun belirlediği bir ortamda bunu sağlamak mümkün değil.

CHP ittifak siyaseti marifetiyle büyük ölçüde kurucu bir siyaset yapma şansını kaybediyor. İsteyen herkesin, hiçbir şeyini değiştirmeksizin, jenerik başlıklar altında, kendisine yer bulabildiği bu platform, beraberinde siyasi nihilizmini de üretiyor.

Gülen Hareketinin radikal muhalefeti ve 17 Aralık süreci ile yükselen sert dini söylem, Türkiye'deki din-siyaset ilişkisi ve demokratik kültürün dönüşümü üzerinde önemli etkileri olacak yeni bir dönemin habercisidir.