Perspektif: Türk Yargı Etiği Bildirgesi

Yargıya güven ilkesi açısından Türk Yargı Etiği Bildirgesi’nin anlam ve değeri nedir? Belgenin yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının geliştirilmesine katkısı ne olacaktır? Bildirge yargıya güven ve adalet hizmetlerine yönelik memnuniyete nasıl bir katkı sunabilir?

Devamı
Perspektif Türk Yargı Etiği Bildirgesi

Klasik İslam Düşüncesindeki adalet tasavvurunun güncel anlamını yorumlayabilmek sürekli bir akli bir çabayı gerektirir. Klasik İslam düşüncesinde adaletin güncel yorumu için "erdemli", Müslümanların insanlığın değişimini ve acılarını anlayıp açıklayabilmesi ve insan onurunu koruyacak, sosyal adaleti en yetkin şekilde sağlayacak uygulama ve modelleri kurabilmesi anlamına gelmektedir. Bu Müslüman aydınların ahlaki sorumluluğudur.

Klasik İslam Düşüncesinin adalet kavrayışı dönemin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde adaleti insan merkezli olarak tasavvur etmiş ve bir erdem eğitimi olarak sunmuştur.

İslam düşüncesinin oluşumunda üçüncü önemli husus Müslümanların devletlerinin tarihsel bir tespit olarak büyük ölçüde imparatorluk formunda tesis edilmesidir.

Türkiye’de belirli çevreler hep “kutuplaşma”, “ötekileştirme” ve “nefret söylemi”nden şikâyet ederler. Bu kişilerin yazıp çizdiklerine ve konuşmalarına kısaca bir göz atsanız, “nefret söylemi” ve “ötekileştirme”nin tabiri caizse “dibini” görürsünüz.

Adaletsizlik Sahiplenerek Adalet Aranmaz

Söz konusu yürüyüşü değerlendirirken, analiz düzeyi olarak bir başlangıç noktasına ihtiyacımız var. O da MİT tırları kumpası üzerinden süren yargılamalara verilen tepkinin neticesinde bu yürüyüşün gerçekleştirildiği hususu.

Devamı
Adaletsizlik Sahiplenerek Adalet Aranmaz
Bazılarının Adalet İle İmtihanı

Bazılarının “Adalet” İle İmtihanı

28 Şubat'ın başörtüsü yasağı ile 15 Temmuz darbe girişiminin davalarının görülmesindeki sıkıntıları aynı "adalet" paketi içinde karşılaştırmak ciddi bir yanılgıdır.

Devamı

İsrailli komandolarının uluslararası sularda 9 sivili katlettikleri Mavi Marmara saldırısının üzerinden bir seneyi aşkın bir süre geçti.

SETA analisti Yılmaz Ensaroğlu, toplumun yargıyı adaletin tecelli ettiği mekân olarak görmesinin HSYK'da çoğulcu bir yapının sağlanmasına bağlı olduğunu belirtti.

Türkiye'nin de artık üst kurullar bağlamında “meslektaş yönetimi” yerine, dünyada giderek daha değerli görülmeye başlanan “vatandaş yönetimi” modelini tartışması gerekiyor. Toplumsal temsili hemen her alanda önemseyen bir yönetim modeline ihtiyacımız var.

Yargıda Birlik Platformu sayesinde, yargıda çoğulculuk ve eşitlik sağlanabildi mi? 25 Ekim'de göreve başlayacak olan yeni HSYK, yargıya olan güveni artırmak için neler yapmalı?