Türk-Amerikan Liderlik Akademisi

Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ve SETA DC ortaklığında Washington DC’de gerçekleştirilecek olan programa başvuru için son tarih 11 Şubat.

Devamı
Türk-Amerikan Liderlik Akademisi

Amerika Birleşik Devletleri’nin, PYD’yi DAEŞ’e karşı kullanmasının bir sonucu olarak Türkiye’deki çatışma dinamiklerinin etkilendiğini vurgulayan Murat Yeşiltaş: “Amerika’nın bu askeri stratejisi, doğrudan Türkiye’nin ulusal güvenliğinin altını oyan bir dinamik olarak iş görüyor.”

Azez’in düşmesi ve Halep koridorunun kapanmasını önlemek üzere alınan inisiyatif, Putin’e Suriye’deki oyun planını uygularken Ankara’nın hassasiyetlerini göz önüne almak zorunda olduğunu hatırlatmış olmalı.

Talha Köse, Türkiye’nin YPG mevzilerine müdahalesinin Türkiye’nin kırmızı çizgilerini koruma noktasında son derece kararlı olduğunu gösterdiğini ayrıca Halep üzerinden Türkiye’ye baskı yapmaya çalışan Rusya’ya da bir mesaj niteliği taşıdığını belirtti.

Ufuk Ulutaş: “Türkiye’nin istikrarlı bir şekilde Amerika dinamiğini bir kenara koyup, kendi milli önceliklerini ortaya koyarak YPG ile mücadelesini, Türkiye içerisindeki PKK ile mücadele eder gibi, sürdürmesi gerekir.”

Suriye Krizi Uluslararası Koalisyonla Çözülür

Küresel güçler eylemsizliği seçtiğinin altını çizen Kılıç Buğra Kanat, Suriye krizinin uluslararası bir koalisyonu; uluslararası bir inisiyatifin ortaya çıkmasını gerektirdiğine dikkat çekti.

Devamı
Suriye Krizi Uluslararası Koalisyonla Çözülür
Amerika Suriye de Denklem Oluşturamıyor

Amerika Suriye’de Denklem Oluşturamıyor

Burhanettin Duran, Amerika ve Avrupa Birliği inisiyatif almadığı sürece Suriye’de bir denklem oluşamayacağını vurguladı.

Devamı

Burhanettin Duran: “Silah geçişi, militan geçişi, orada eğitim alanların bugün Cizre’de, Sur’da kent savaşlarını yapıyor olmaları, bizatihi PKK-PYD’nin organik birlikteliği bütün bunları Türkiye bir tehdit olarak algılıyor. Bunun için de bir şeyler yapmak durumunda.”

Amerika’nın Suriye konusunda çifte standartlı politika yürüttüğünü ve stratejik ortaklıklarını bir takım taktik kazanımlara feda ettiğini belirten Fahrettin Altun, “Amerika günü kurtaran politikalarına belki devam edebilir fakat bunun maliyeti sadece bölgeye değil aynı zamanda Amerika’ya da çıkıyor.”

Amerika’nın Suriye’deki çıkmazı çözmek istemediğini vurgulan Hasan Basri Yalçın: “Suriye’de üretilen terörün Avrupa’ya sızmasına rağmen bunu bir fayda maliyet analizi çerçevesinde daha faydalı görüyor olmalı ki burada bir çözüm üretmiyor.”

Hasan Basri Yalçın, PYD lideri Salih Müslim’in, ABD'nin öncülüğü olmadan Fırat'ın batısına geçmeyeceklerine ilişkin açıklamasını yorumladı.

Obama’nın Suriye politikasının ciddi tutarsızlıklar içerdiğine dikkat çeken Ufuk Ulutaş, Amerika içinde de Obama’nın Suriye politikasına ilişkin sert eleştiriler olduğunu belirtti.

Talha Köse: “Türkiye çok net bir tavır almakta haklı. Türkiye’deki Çözüm Süreci de PYD’nin Amerika tarafından semirtilmesiyle sona erdi ve Türkiye’nin bu konuda öfkesi var. Türkiye bu konuda kırmızı çizgisini çizdi ve bence o çizgide kalmak zorunda.”

Talha Köse: “Amerika açısından İran ve Hizbullah’ın kontrol ettiği bir Suriye’dense, Rusya’nın kontrol ettiği bir Suriye çok daha kabul edilebilir bir durum çünkü İsrail’in güvenliğini daha az tehdit edebilecek bir yapılanma bu.”

Burhanettin Duran, Cenevre’de gerçekleşecek Suriye görüşmelerine PYD’nin katılmayacağının açıklanmasının ardından Cenevre masasındaki aktörleri ve aktörlerin hedeflediklerini değerlendirdi.

İç savaşın başından beri Türkiye hariç her aktörle işbirliği yapan PYD/YPG en azından "otonom bir Kürt bölgesini" garantiye almak için bütün gücünü seferber etmeye devam edecek.

Halep her an düşebilir. Uluslararası toplum bize bir kez daha işe yaramaz olduğunu gösterebilir.

Bugün Amerika eğer sorumsuz bir biçimde müttefikini terk etmiş olma görüntüsü vermekten çekinmiyorsa, Türkiye de benzer bir şekilde Amerika’yı sürükleyebilme mekanizmasını devreye sokabilir.

ABD'nin, tehdit algısını Esed Rejimi değil de DAİŞ'in oluşturması, ABD'nin Türkiye veya muhalifler lehine anlamlı ve oyun-değiştirici bir hamle yapma ihtimalini ortadan kaldırıyor.

Bölgede artan gerginlik, dinsel temelli bir mezhep çatışması değil, İran’ın bölgesel stratejik hırsı ile Suudi Arabistan’ın siyasi korkularına dayalı siyasi bir çatışmadır.