Diplomasi Çözüldü, Siyasi Sorun Devam Ediyor

ABD, Fransa ve Almanya'nın da aralarında bulunduğu 10 ülkenin büyükelçileri, Türkiye'de yargı süreci devam eden Osman Kavala davasına yönelik bir bildiri yayınladı. Bildiri üzerine çıkan kriz, diplomatik yollarla kısa sürede çözüldü.

Devamı
Diplomasi Çözüldü Siyasi Sorun Devam Ediyor
10 Büyükelçi Krizinden Alınması Gereken Dersler

10 Büyükelçi Krizinden Alınması Gereken Dersler

Bu 10 büyükelçi bildiri yayımlamayı bir kenara bırakıp, Türkiye'nin çıkarlarını ve hassasiyetlerini tanıyan yeni bir ilişki için çabalarlarsa kendi ülkelerine daha iyi hizmet ederler.

Devamı

Yunanistan'ın son dönemdeki girişimleri, Türkiye için kısa vadede büyük bir risk içermese de orta ve uzun vadede Türkiye'nin deniz politikaları için bazı riskler ortaya çıkarma potansiyeli bulunmakta.

Türkiye gibi iddialı bölgesel güçlerin jeopolitik boşluk alanlarında kendi bağımsız otonom politikalarını oluşturması kaçınılmaz. Bu yeni gerçekliğe ne ölçüde uyum sağlayabildiğinin test alanlarından önde gelen birisi de Türkiye ile ilişkilerin seyri olacak.

Hidroelektrik santrallerinin yeterince elektrik üretmemesi ve ticaretin hızlı toparlanması enerji talebini artırdı. Avrupa’daki gaz üretim tesislerinin bakımlarının aksaması da arzı olumsuz etkiledi. Küresel ekonomide enerji krizi yaşanıyor

AUKUS benzeri gelişmelerin İran'ın nükleer programına dair tartışmaları global gündemde alt sıralara ittiği de gözden kaçırılmamalıdır. Bu sebeple taraflar diplomasi seçeneğini reddetmese de büyük ihtimalle önceki döneme kıyasla müzakerelere daha az vakit ve kaynak ayıracaklardır.

Uluslararası Sisteme Dair Bir Düşünce Platformu Olarak BM Genel Kurulu

Türkiye, uluslararası sistemin gidişatına dair söyleyecekleri olan ve bu fikirleri kamusal ortamlarda ifade etmekten çekinmeyecek bir lider profiline de sahiptir. Birçok uluslararası aktörün içe kapanma eğiliminde olduğu bir dönemde Türkiye'nin yapıcı eleştirileri ve krizleri çözmeye dair girişimci ve insani diplomasi yaklaşımı zamanla hak ettiği konuma gelecektir.

Devamı
Uluslararası Sisteme Dair Bir Düşünce Platformu Olarak BM Genel Kurulu
Perspektif Kuzey Akım 2 Almanya yı ABD ve Rusya Arasında

Perspektif: Kuzey Akım 2 Almanya’yı ABD ve Rusya Arasında Sıkıştıran Boru Hattı

Kuzey Akım 2 projesi nedir? Projeye yönelik tepkiler nelerdir? Kuzey Akım 2 ve Avrupa gaz piyasasında güncel durum nedir?

Devamı

Analizde Suudi Arabistan, BAE ve Katar’ın Afganistan politikaları incelenmektedir. Üç ülkenin farklı yoğunlukta olmakla beraber temkinli pragmatist bir Afganistan siyaseti izlediği görülmektedir

ABD'nin ve Batı'nın stratejik üstünlüğünü kaybetmemek için küresel güç rekabetine odaklandığı bir dönemde yeni savaşlar dönemine kapı aralayabilir. Söz konusu yeni dönem, 11 Eylül sonrasında çok daha çetin ve kanlı geçebilir.

ABD'nin yeni bir terörle mücadelesi stratejisine ihtiyaç duyuyor. Bunu başaramazsa önümüzdeki yıllarda da 11 Eylül'ün hayaletiyle yaşamaya devam etmek zorunda kalacak.

Afganistan farklı radikal unsurlara ve terör örgütlerine ev sahipliği yapmaya devam edecek gibi görünmektedir. Sovyet işgalinden bu yana yabancı savaşçıların mekanı olan Afganistan, gelecekte de şiddet kullanan devlet-dışı aktörlerin faaliyet alanı olarak kalacak gibi. Bu gruplar hem Afgan halkına tehdit oluşturacaklar hem de dış aktörlerin ülkeye müdahalesine vesile olacaklardır.

ABD'nin Afganistan ve Irak işgallerine sebep olan 11 Eylül saldırıları 'Amerikan hegemonyasının sona ermesinin başlangıcı' olarak görülmüştü. Şimdi Afganistan çekilmesi de '11 Eylül ile başlayan dönemin bitişi' olarak niteleniyor.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Öztürk, '(Batı medyası) Diyarbakır annelerine haberlerinde yer vermezler. Aksi halede iki yüzlülükleri ortaya çıkar. Zira hak ihlali yapan PKK'dır ve bizzat Kürt aileler bunu haykırmaktadır.' dedi.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 60. sayısı çıktı.

Türkiye’nin Afrika politikası bölgenin kalkınmasına, gelişmesine ve bağımsızlığını güçlendirmesine dayanan stratejik bir yaklaşım. Bu öncelikler Afrika’ya yönelik, kıtanın gerçek potansiyelini hiçbir şekilde yansıtmayan negatif algının kırılmasına da yardımcı oluyor.

Afganistan'daki hezimet ve kaos görüntülerinden sonra Tayvan, Güney Kore ve Ukrayna'daki müttefiklerinin ABD'ye yönelik güvenleri ciddi şekilde sarsılmış olmalı. Öyle görünüyor ki ABD Afganistan'da sadece askerlerini değil aynı zamanda itibarını da kaybetti.

Afganistan krizi bir kez daha Avrupalı aktörlerin küresel jeopolitik krizler karşısında ne derece çaresiz olduklarını ortaya koymuştur.

ABD'nin çekilmesiyle Taliban'a 'hem Rusya'yı hem de ABD'yi yendik' propagandası yapma fırsatı verildi. Dahası, bu çekilmenin, radikallere 'seçimle değil ancak savaşarak başarabiliriz' mesajını istemeden de olsa verdiği açık.

Biden yönetiminin Afganistan'dan hızlı bir şekilde çekilmesi ve 20 yıldır mücadele ettiği Taliban'ın günler içinde Kabil'de yönetimi ele geçirmesi ABD'nin bölge ve dünya genelindeki kredibilitesinin sorgulanmasına neden oldu.