Kriter'in Eylül Sayısı Çıktı: Fırat'ın Doğusu Menbiç Olmasın

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 38. sayısı çıktı.

Devamı
Kriter'in Eylül Sayısı Çıktı Fırat'ın Doğusu Menbiç Olmasın
İdlib Çıkmazı

İdlib Çıkmazı

Gelinen kritik aşamada Türkiye'nin İdlib sahası ve Suriye siyaseti için önemli kararlar alması gerekmekte..

Devamı

Anlaşılan Türkiye'nin konuyu partiler üstü olarak görüp bir devlet politikası olarak bakmasına mukabil ABD de konuyu hükümetten bağımsız ele almaktadır. Trump'ın tüm farklı çıkışlarına rağmen paradigmatik bir değişim söz konusu olmamıştır.

Türkiye, Suriye krizinin çözülmesi için neredeyse bütün taraflarla farklı seviyelerde müzakerelerini sürdürürken neredeyse her gün "çatışmasızlık" bölgelerinden saldırı haberleri geliyor..

ABD'nin PYD'yi korumak için bir çevreleme yoluna gittiğini söylemek mümkün..

ABD bu sefer sözünde duracak mı?

Türkiye 'Suriye Barış Koridoru'nda Neden Israr Ediyor?

Barış koridoru ifadesi ilk defa kullanılıyor. Bir anlamda Türkiye'nin Suriye krizine yaklaşımını göstermesi açısından önemli bir ifade.

Devamı
Türkiye 'Suriye Barış Koridoru'nda Neden Israr Ediyor
Türkiye İdlib de ne İstiyor

Türkiye İdlib’de ne İstiyor?

Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’da eski adıyla Astana Süreci diye anılan toplantıların on üçüncüsü gerçekleştirilirken Suriye’de sahada da önemli bir mücadele yaşanıyor.

Devamı

'Güvenli bölge' giderek Türkiye ve ABD arasında bir çözümsüzlüğe doğru gidiyor. ABD'nin Türkiye'nin kabul etmesinin pek mümkün olmadığı teklifi iletmesinin ardından Ankara teklife 'hayır' dediğini duyurdu. Zira sunulan teklifte ne bir güvenli bölge oluşturulması öngörülmüştü ne de bu bölgenin Türkiye'nin istediği gibi formüle edilmesi sağlanmıştı.

Güvenli bölge Suriye krizi başladığı andan itibaren Türkiye ile ABD arasında sürekli müzakere konusu olan fakat bir türlü sonuca ulaştırılamayan bir mesele haline geldi.

ABD-Türkiye jeopolitik kopuşu bir yol ayrımında. ABD’nin Türkiye’yi Kongre üzerinden yasa tasarıları ile cezalandırmaya çalışması akıllıca bir strateji değildir ve asla olmayacaktır. Bu aslında, Türkiye’yi Rusya’nın yanına itecek stratejik bir hata bile olabilir.

Mesele sadece Türk- Amerikan ilişkilerinin geleceğine dair kaygılarla alakalı değil. Önemli bir NATO ülkesinin örgütün diğer önemli ülkesini ortak F-35 programından çıkarmasından da fazlası var.

Türkiye, Ortadoğu ve Balkanlarda etkin bir güç olarak yükselerek kendi dış politika yapım süreçlerinde bağımsız kararlar alırken, Doğu Akdeniz ve Suriye'de yaşanan gelişmelerde görüldüğü üzere kendi ulusal çıkarları söz konusu olduğunda geri adım atmadığını ortaya koymaktadır.

Türkiye'nin yüksek irtifa hava savunma sistemi ihtiyacını karşılamak için Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemi uzun zamandır kamuoyunda tartışılmakta. Aslında savunma teknolojileri ile ilgili teknik bir konu gibi görünen tartışma özünde Türkiye'nin egemenliği ve ittifak ilişkilerinin güvenilirliği ile ilgili birçok kritik hususu içermektedir.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İspanya'nın başkenti Madrid'de "Küresel ve Bölgesel Gelişmeler Karşısında Türk Dış Politikası" başlıklı bir panel düzenledi.

S-400'lerin teslimatı yaklaşırken Washington ile Ankara arasındaki gerilimin tonu da yükseliyor. Ankara, bu hava savunma sistemini Washington'ın bütün tehditlerine rağmen almakta kararlı..

Türkiye öyle ya da böyle gerçek ve bağımsız bir dış politika aktörü olmak istiyorsa S-400 işini sonuna kadar götürmesi gerekir..

Moskova’nın kontrollü gerginlik stratejisi, Türkiye’nin sahadaki askerlerini her zamankinden daha fazla riske atıyor. Tel Rıfat konusunda Türkiye’ye zaman zaman yeşil ışık, zaman zaman da hava sahasını kapatmak suretiyle kırmızı ışık yakan Moskova, Ankara’nın askeri sabrını da sürekli seyreltiyor.

SETA tarafından Suriye ekseninde yapılan güvenli bölge tartışmalarının incelendiği 'Suriye'de Oluşturulacak Güvenli Bölgede Taraflar ve Tutumlar' analizi yayımlandı.

ABD, Irak işgalinden bu yana bölgede muhtelif suçlar işliyor ve ne getireceği meçhul politikalar izliyor. Son yıllarda ABD’nin (özellikle de Suriye’yle ilgili yaptığı tercihler) çok büyük ölçüde CENTCOM'un nüfuzu altında belirlendi ve tatbik edildi.

Suriye'nin kuzeyindeki olası güvenli bölge için Türkiye ve ABD arasında yapılan görüşmelerde iki ülke prensipte ilerleme kat etmesine rağmen, somut bir anlaşma zemininde uzlaşamadıkları anlaşılıyor.