Biden iktidara gelir gelmez 'Amerika geri döndü' dese de bunu hayata geçirdiğini söylemek zor.
Devamı
Biden, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali durumunda sadece ekonomik yaptırımlar uygulayacağını açıkladı. Putin'in düşünmesi gereken neredeyse Ukrayna'nın nasıl bir direnç göstereceği ile sınırlı.
Devamı
Erdoğan ve Putin'in ikili görüşmeleri lider diplomasisinin çarpıcı bir örneği olarak diplomasi tarihindeki yerini alacaktır. Bu sayede 2015 uçak düşürülmesinde bu yana Ankara ve Moskova arasındaki ilişkiler çok yönlü bir dönüşüme uğradı. İkili ilişki giderek çok katmanlı ve Türkiye'nin daha aktif rol aldığı yapıya dönüştü.
BM'nin uluslararası sistemin etkili bir aktörü olabilmesi için öncelikle ABD'nin BM kararlarına saygı göstermesi gerekmektedir. Ayrıca, son dönemde ciddi bir güven kaybı yaşayan ABD'nin bu güven krizinden çıkış yolu Genel Kurul konuşmalarından ziyade bundan sonra izleyeceği siyasetler ile mümkün olabilir.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 60. sayısı çıktı.
Biden yönetiminin Afganistan'dan hızlı bir şekilde çekilmesi ve 20 yıldır mücadele ettiği Taliban'ın günler içinde Kabil'de yönetimi ele geçirmesi ABD'nin bölge ve dünya genelindeki kredibilitesinin sorgulanmasına neden oldu.
Biden'ın 'demokrasilerin dayanışması' politikası sahici ve somut bir çizgi oluşturacaksa Transatlantik İttifakı'nın güçlü bir üyesi olarak Türkiye bu sürecin içinde olur.
Devamı
Biden yönetiminin dış politika tercihlerini anlamaya çalışıyoruz. Ortaya konulan söylemler, şimdiye kadar bizim için anlamlı bir bütün sunmuyor.
Devamı
Biden ve Blinken gibi isimlerin açıklamalarıyla resmiyet kazanan ABD'nin müdahaleci siyaseti günümüze kadar farklı formlarda olsa da süreklilik göstermiştir.
SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan Basri Yalçın, TRT 1 ekranlarında konuk olduğu Enine Boyuna programında, Joe Biden'ın 1915 olaylarıyla ilgili açıklamasını ve Türkiye - Amerika ilişkilerini değerlendirdi. Bu meselenin tarihi bir gerçeği arama gayreti olmadığının çok açık olduğunu söyleyen Yalçın, Biden'ın Ermeni lobisine verdiği sözü tutarak kendi çerçevesinden bir siyasi pozisyon aldığını belirtti. Yalçın, Amerikan dış politikasında realizmin ve stratejik bakış açısının bütünüyle kaybedildiğini ifade etti. Yalçın, bu ifadenin kullanıldığı andan itibaren ABD'nin doğrudan ve açıktan pozisyon alarak Türkiye'yi sıkıştırmaya yönelik bir dış politikaya geçiş yaptığını dile getirdi.
Net olan şu ki, Ankara ve Washington arasındaki ilişkiler müttefiklik düzleminin dışına çıkıyor. Hasımlık, rekabet ve iş birliğini aynı anda götüren yeni bir denkleme oturuyor.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Joe Biden'ın Beyaz Saray resmi sitesinde 1915 olayları ile ilgili yaptığı açıklamayı değerlendirdi.
SETA Güvenlik Araştırmacısı Murat Aslan, Joe Biden'ın Beyaz Saray resmi sitesinde 1915 olayları ile ilgili yaptığı açıklamayı değerlendirdi.
SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt, Joe Biden'ın Beyaz Saray resmi sitesinde 1915 olayları ile ilgili yaptığı açıklamayı değerlendirdi.
ABD doğal olarak Çin ile artık kaçınılmaz hale gelen hegemonya mücadelesini kendisine avantaj yaratacak şartlar altında vermek istiyor.
Türkiye'nin Çin ile ciddi rekabet alanları yok. Ama Rusya ile Türkiye neredeyse her alanda mücadele ediyor.
Washington baskı ve gerilim politikasını takip ediyor.
Öncelikli gündem maddeleri olarak görülebilecek neredeyse tüm başlıklarda Türkiye eli en rahat olan ülke. Çünkü bir önceki dönemde en fazla sayıda güvenlik sorunuyla yüzleşti ve bunlardan güçlenerek çıktı.
ABD'nin temel sorunu, müttefiklerle ilişkisini nobran ve asimetrik yaklaşımla kurması. Kendi taktik kazanımları için müttefikinin stratejik kayıplarını umursamaması. Bunlara en iyi örnek ise ABD-Türkiye ilişkilerinin son yıllardaki gerilimli seyri.
Washington, yapacağı küçük revizyonlarla Ortadoğu'da yeni dengeler oluşturabilir ancak bölge ile uğraşmaktan kurtulamaz. Her yeni denge Rusya, Çin ve bölgesel güçlerin rekabetini hızlandıracak.
MBS'nin Amerikan devleti tarafından Kaşıkçı cinayetinden sorumlu tutulması malumun ilanı olsa da ABD'nin Suudi Arabistan'la ilişkilerinde yeni bir dönem başladığını gösteriyor.