Trump Denemeye Devam Edecek

Trump seçim kampanyasına başladığında, anaakım Amerikan medyası onu “sistem dışı bir aday” olarak etiketleyip kazanma ihtimali olmadığını söylüyordu. Seçim kampanyasında verdiği sözlerle alay ediyorlardı. Bu kadarı da olmaz …

Devamı
Trump Denemeye Devam Edecek
ABD nin Yeni Ulusal Güvenlik Stratejisi

ABD’nin Yeni Ulusal Güvenlik Stratejisi

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, ABD’nin yeni ulusal güvenlik stratejisi hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı

Trump'ın ulusal güvenlik stratejisi olarak ilan ettiği belge, kampanya sürecinden itibaren muğlak şekilde ifade ettiği “Önce Amerika” politikasının kâğıda dökülmüş halinden ibaret.

Kendi iktidarını bir türlü kuramayan Trump, ulusal güvenlik stratejisiyle iç siyasete sesleniyor. Amerikan toplumuna verdiği seçim vaatlerini yerine getirdiğini göstermeye çalışıyor. Meksika sınırına duvar inşa etmek baştan beri dile getirdiği bir vaat. O nedenle bunu başa koymuş..

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş ABD’nin ulusal güvenlik doktrini hakkında değerlendirmede bulundu.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran Trump’ın politikalarının amaç ve sonuçlarına yönelik bir değerlendirmede bulundu.

ABD’nin Yeni Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş Trump ve ekibinin ortaya koyduğu ulusal güvenlik strateji belgesi hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı
ABD nin Yeni Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi
Trump Güvenlik Doktrini Nasıl Şekillenecek

Trump Güvenlik Doktrini Nasıl Şekillenecek?

Önümüzdeki günlerde açıklanması beklenen Güvenlik Stratejisi ise Trump yönetiminin dış politikada nasıl bir yol izleyeceği konusunda bir yol haritası niteliğinde olacak.

Devamı

Filistin’de devlet kurumlarının inşası için uluslararası camia (İslam ve Hıristiyan dünyası) bir Filistin Fonu oluşturmalı...

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Prof. Dr. Altun, 'Türkiye, Filistin'de barışın tesisi için İsrail'e baskısını sürdürecektir. Böylelikle İsrail izole hale gelecek ve çatışma yanlısı politikalarının önüne geçilecektir." dedi.

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Fahrettin Altun Trump’ın Kudüs kararının İsrail’in politikasına etkisi hakkında değerlendirmede bulundu.

ABD öylesine rakipsiz ve öylesine rahat ki, çekildiğinde yerine gelebilecek bir rakipten bile endişe duymuyor. Ailesini sömüren şımarık bir çocuk gibi elindekilerin kıymetini bilmektense, ailesine küsüp kendisini odasına kapattığında daha mutlu olacağını zannediyor. .

Trump yönetiminin İsrail- BAE patentli "siyasal İslam" politikasının Obama'nın samimiyetsiz "ılımlı İslam" politikasından daha büyük bir iflasla sonuçlanacağını öngörmek için yakın tarihe bakmak yeterli.

Davaya büyük “umut” bağlayan Erdoğan / Türkiye karşıtı çevrelerin beklentileri davanın seyrinin değişmesiyle suya düşmüş görünüyor.

İİT İstanbul Zirvesi'nin sonunda Dönem Başkanı Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ve İİT Genel Sekreteri Yusuf bin Ahmet Useymin ortak basın toplantısı düzenledi. Zirvede kabul edilen sonuç bildirgesi bazı önemli hususları içeriyor. Bunları aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür:

Türkiye konusunda bir kesimiyle açık şekilde bu düşmanca politikaları izleyen, bir kesimiyle ise gelgitler yaşayan ABD karşısında Türkiye nasıl bir tavır takınmalı? Böyle bir ülkeyle “güçlü bir ittifak” içerisinde olduğumuza nasıl inanalım?

SETA DC tarafından düzenlenen Kudüs panelinde konuşmacılar, ABD Başkanı Trump'ın kararının gerçek diplomatik müzakereler sonucunda değil, iç politik hesaplarla alındığı konusunda birleşti.

Doğu Kudüs’ün önemli bir kısmı Yahudi yerleşimleriyle işgal edilmiş durumda. İsrail Doğu Kudüs’teki Filistin varlığını ortadan kaldırmak için gün be gün yeni yerleşimler dikiyor, Filistinliler için hayatı yaşanmaz hale getiriyor. Yani Filistin’in başkenti olarak ilan edilen Doğu Kudüs an itibarıyla İsrail işgali altında.

Trump'ın aldığı Kudüs kararı ile oynanan bu tiyatro sona erdi. Mahmud Abbas'ın İstanbul zirvesinde yaptığı Amerika'yı doğrudan karşısına aldığı son derece sert konuşma bu manada Oslo sonrası dönemde İsrail ile barış adına sürekli taviz veren Filistin Özerk Yönetimi'nde bir paradigma değişikliği yaşandığını göstermektedir.

Mekke ve Medine'nin koruyucusu olarak kendini sunan bir devletin Kudüs konusundaki pasif tavrı Müslüman ve Arap dünyasındaki "liderlik" iddiasını yaraladı.

Kararın açıklandığı günden beri Müslüman halklar harekete geçti ve yönetici elitlerin dağınıklığını ve ikiyüzlülüğünü yüzlerine vururcasına ortak bir ses verdiler. Öte yandan Türkiye dönem başkanlığını yürüttüğü İslam İşbirliği Teşkilatını harekete geçirmek için elinden geleni yapıyor. Karar açıklanmadan liderler zirvesini toplamak için çağrı yaptı.