Amerikan Yönetiminin Yeni Bir Irak Stratejisi Var Mı?

SETA DC Dış Politika Araştırmacısı Kılıç Buğra Kanat, Irak'taki gelişmeler karşısında duruma vaziyet etmeye çalışan bir Amerikan yönetimi olduğuna vurguda bulunarak, Obama yönetiminin kapsamlı bir Irak stratejisi olmadığı değerlendirmesinde bulundu.

Devamı
Amerikan Yönetiminin Yeni Bir Irak Stratejisi Var Mı
Obama'nın Gazze İmtihanı

Obama'nın Gazze İmtihanı

SETA analisti Taha Özhan, “Obama maalesef Gazze imtihanı ile başladığı iktidarına hâlâ Gazze ile devam ediyor ve de çok da kötü gidiyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Devamı

İslam, Türkiye'nin bölgedeki aktörlerle kurduğu ilişkilerin ve yürüttüğü diplomasinin bir unsuru. Ancak ideolojik değil rasyonel bir unsuru.

İsrail, Amerika'nın Gazze katliamına destek vermiş olması, Sisi'nin darbesini görmezden gelmesi, Suriye'de sessiz kalmasını, Maliki'nin dikta yönetimini seyretmesini yeterli bulmuyor.

Amerikan dünya egemenliğini sonsuza dek tescilleme iddiasıyla, 1990 sonrasında karşımıza çıkan “tarihin sonu” tezinin bir fantaziden ibaret olduğu görülmüştür.

Amerikan Siyonizmi, 11 Eylül'e kadar Amerika'nın da kullandığı kirli bir silahtı. 2001 sonrası bu ilişkinin patronunun kim olduğuna dair ciddi şüpheler ve karineler var.

ABD Neden İsrail'e Toz Kondurmuyor?

ABD İsrail'i kendinden bilmeye ve sadece Arap-İsrail sorununda değil, Ortadoğu'nun diğer sorunlarında da çözümün değil sorunun bir parçası olmaya devam ediyor.

Devamı
ABD Neden İsrail'e Toz Kondurmuyor
İsrail'in Gazze Saldırıları ve ABD

İsrail'in Gazze Saldırıları ve ABD

SETA Washington DC Araştırmacısı Kılıç Buğra Kanat, İsrail'in Gazze saldırılarına yönelik ABD'nin tavrına ilişkin olarak, “Olan bitene karşı Amerika'nın diplomatik bazı girişimler dışında herhangi siyasi bir pozisyon alacağını sanmıyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Devamı

İsrail, Mısır'ın daha önce Hamas'a yönelik askeri operasyon tehdidini de arkasına alarak, Gazze'yi bombalama konusunda daha iştahlı davranmaktadır. Gazze'ye bombardıman sürdüğü müddetçe Hamas'ın İsrail topraklarına günde onlarca roket göndermeye devam edeceği tahmin ediliyor.

Dış politikada "tarafsızlığı" tartışmak bir seçim dönemi malzemesi olmaktan öte anlamlar taşıyor. Nasıl bir Türkiye ve Ortadoğu tahayyül ettiğimizi seçeceğiz.

Irak'ta yaşananları ve Türkiye'nin durumunu anlamak için tarihi perspektife muhakkak ihtiyaç var. Ortadoğu'da olup da Irak'ta olmayan siyasi, sosyolojik ve ekonomik hiçbir unsur bulunmuyor.

Bugün bölgede yaşananları Türkiye'nin Ortadoğu politikasının başarısızlığı olarak görmek, Türkiye'ye kapasitesi üstünde bir sorumluluğu yüklemektir.

Suriye'de başarı hikayesi arayanlar, aralıksız ve güçlü destek alan rejime karşı 3 yıldır kesintili ve yetersiz yardımlara ve fiilî engellemelere rağmen mücadele edebilen silahlı muhalefete baksın.

ABD-Taliban Esir Takası Anlaşması, Amerika'nın terörizmle mücadele adıyla verdiği uzun savaşın sona erdiğini bir an önce ilan etmek istediğinin göstergesi olarak okunabilir.

Analizde, ABD Başkanlığında ikinci dönemini geçiren Barack Obama'nın kalan dönemde nasıl bir dış politika performansı sergileyeceği üzerine değerlendirmelerde bulunulmuştur.

Ukrayna'daki kriz bağlamında ABD'nin dış politikası hakkında değerlendirmelerde bulunan SETA DC Dış Politika Araştırmacısı Kılıç Buğra Kanat, ABD'nin AB'yi yanına almadığı sürece Ukrayna krizinde etkili olamayacağını belirtti.

Türkiye'nin normalleşme sancıları hitama erdirmesinin tek yolu da sahici bir siyasetten geçiyor. Halk sekiz seçimdir bunun mesajını açık bir şekilde veriyor. Sahici olana rağbet ediyor.

Amerika salt mesajlar üzerine yaslanan söylemiyle sadece dış ilişkilerini muhafaza edebilir. Dış politika içinse muhatabını Cezayir'le veya Kuveyt'le karıştırmayacak bir düzeye ihtiyaç var.

‘Yerli muhbir' rolüne soyunanların Washington'da sahne alacakları birçok adres bulunuyor. Lakin her gösteri sonrası Washington'da kazandıklarının birkaç katını Türkiye'de kaybetmek zorunda kalacaklar.

Amerika'nın gerilediği tartışmalarının yaşandığı bir dönemde, küresel liderlik iddiasını devam ettiren ama bunu farklı tanımlayan bir Obama yönetimiyle karşı karşıyayız.

Sisi cumhurbaşkanlığı sırasında idam kararlarını bir pazarlık unsuruna dönüştürmek istiyor. Ama meselenin tek boyutu bu değil. Aynı zamanda idamların gerçekleşmesini ve ağır bir cezanın verilmesini de istiyorlar.