İsrail, uluslararası hukukun sınırlarını aşan ve devlet gibi değil, hukuksuz bir güç gibi hareket eden bir aktör olarak uzun süredir Filistin halkına karşı sistematik şiddet uygulamaktadır. 19 Ocak’ta varılan ateşkes sürecinde bile saldırılarını sürdüren İsrail, 100’e yakın sivili öldürerek ve insani yardımın Gazze’ye girmesini engelleyerek ateşkese gerçek anlamda hiçbir zaman uymadığını gösterdi. Ateşkesin sona erdiği gün ise, ‘Hamas’ı bitirmek’ bahanesiyle 500’e yakın sivili öldürerek, niyetinin barışçıl bir çözüme ulaşmak olmadığını kanıtladı.
Devamı
Başkan Trump göreve gelir gelmez Gazze ve Ukrayna savaşlarını bitirme vaadiyle göreve geldi ancak şu ana kadarki diplomatik çabalarının buna yetmediğini görüyoruz. Her iki savaşın da başlama-sından Biden’ı sorumlu tutan Trump, barışı sadece kendinin sağlayabileceğini söylemişti.
Devamı
Her dönemde ama özellikle iletişim ve yıkım teknolojilerinin bu derece arttığı günümüzde küresel adalet sistemine duyulan ihtiyaç daha da büyüktür. İçeriğinin ve işleyişinin adil olduğu küresel adalet ya da küresel sistem, esasen küresel hukukun yani uluslararası hukukun içeriğinin ve işleyişinin adil olmasının sağlanması anlamına gelmektedir. Devletler ve onların kurduğu uluslararası örgütlerden oluşan ve adına uluslararası toplum dediğimiz, sistemin işleyişini düzenleyen uluslararası hukuk, hem düzenlediği konular hem de hem de devletlerin tamamını kapsayan bir hukuk düzeni olarak günümüzde küresel ölçekte adaletin yegâne sağlayıcısı olabilecek bir kapsama ulaşmıştır.
Filistin’de işlenen suçlarla ilgili Uluslararası Ceza Mahkemesindeki mevcut durum nedir? Roma Statüsü çerçevesinde taraf olan devletlerin yükümlülükleri neler? ABD, AB ve Birlik üyesi bazı devletlerin Netanyahu ve Gallant’ın tutuklanması kararına yönelik tutumları nasıl?
İsrail tüm desteğe rağmen Gazze'deki hedeflerine ulaşamadı. Artık İsraillilerin başarısızlığın hesabının sorulması taleplerinin ardından ateşkes gerçekleşti.
Kamala Harris’in geçen hafta Detroit’teki bir mitingde Filistin protestolarına verdiği karşılık Demokrat Parti’nin tamamını arkasına alma konusunda yaşadığı zorluğu gösterdi. Mitingdeki konuşması öncesinde İsrail’e silah akışının insan hakları şartına bağlanarak durdurulmasını isteyen protestocularla görüşen Harris, bu grubun konuşmasını bölmesine sinirli biçimde karşılık vermişti. ‘Bakın Trump’ın kazanmasını istiyorsanız onu söyleyin, aksi takdirde şu an ben konuşuyorum’ ifadelerini kullanan Harris bu tavrına gelen tepkiler üzerine daha sonraki bir mitingde ‘farklı seslere saygı duyduğunu’ söyleyerek gönül almaya çalıştı. Filistin meselesinde Biden’dan farklı olduğunu göstermeye çalışan Harris’in parti kongresinde yapacağı şova bu muhalif Demokrat seçmenin protestoları gölge düşürebilir.
Arap ve Müslüman seçmenin Kasım 2024 başkanlık yarışında kritik etki yaratabileceği eyalet olan Michigan’da yapılan ön seçimlerde Biden’a net bir Filistin mesajı verildi. Salıncak eyaletlerden biri olan Michigan’da 2016 yılında Trump 11 bin oy farkla Clinton’ı yenmişti. Bu hafta salı günü yapılan Demokrat Parti ön seçimlerinde 100 binin üzerinde seçmenin Biden’a karşı ‘bağlantısız’ opsiyonuna oy vermesi Başkan’a kritik bir uyarı teşkil ediyor. Ön seçim öncesinde başlatılan ‘Biden’ı terk et’ kampanyasının son derece etkili olduğu görüldü. Bunu seçim öncesinde hisseden Biden’ın basına yaptığı bazı açıklamaların parti içindeki Filistin tepkisini teskin etmeye yetmediği ortaya çıktı. Şu ana kadar Biden’a parti içinden gençlerin, siyahilerin ve Müslümanların tepkisi hep anketler üzerinden ölçülüyordu ancak Michigan ön seçim sonuçları bu kesimlerin seçmen davranışındaki değişimin sandıkta karşılığı olduğuna işaret ediyor.
Devamı
Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adaylığına kesin gözüyle bakılan Trump’ın NATO’yla ilgili sözleri Amerika’nın küresel liderlik iddiasının ne kadar kırılgan olduğunu tekrar gösterdi. Trump bazı NATO üyesi ülkelerini askeri harcamalarını yeterli seviyeye getirmedikleri takdirde tehdit edeceğini söyledi. Rusya’nın onlara ‘ne isterse yapabileceğini’ dile getiren Trump, başkanlığı dönemindeki anti-NATO söylemini daha da ileri bir seviyeye taşımış oldu. Önceden beri ABD’nin ortak savunma konseptini sorgulayan Trump’ın NATO üyesi bir ülkeyi korumaması bu askeri ittifakın pratikte sonu anlamına geliyor. NATO’nun 5. maddesine dayanan kolektif savunma anlayışının caydırıcılığının ortadan kalkması ittifakın güvencelerinin bitmesiyle kalmayıp ABD’nin de Batı ittifakı içindeki liderliğinin sonu anlamına gelecektir. Rusya ve Çin’le küresel güç mücadelesi içinde olan Amerika’nın Batı ittifakı içinde birlik sağlamadan bu mücadeleyi yürütmesi çok zor hale gelecektir.
Devamı
Başkanlık yarışında hem Trump hem de Biden birbirlerine karşı yarışacakları kesinleşmiş gibi kampanya yapmaya başladılar. Niki Haley’nin yarıştan çekilmemesine rağmen, Trump şimdiden Biden’a karşı şansını artırmak için kendi tabanı dışındaki farklı kesimlerin desteğini almaya çalışıyor. Geleneksel olarak Demokratlara destek veren sendikaları yanına çekmek isteyen Trump ve taraftarları bir yandan da Taylor Swift gibi beyaz Amerika’da karşılığı olan ünlülerin etkisini kırmak istiyor. Müslümanlara karşı sert söylemleri Trump’ın şansını azaltıyor ancak Biden’ın Filistin meselesindeki tavrı Müslüman oylarını en alt seviyelere çektiği için Trump’a avantaj yaratıyor. Biden sendikalar nezdindeki desteğini korumaya çalışırken Swift’in desteğinin de peşinde. Ateşkes çağrısı yapmadığı için Müslüman liderlerin görüşmediği Biden, özellikle Michigan’da daha riskli bir konumda. Trump’ın seçim stratejisi kendi kitlesi dışından oy alması gerektiğinin farkında görünürken Biden oluşturduğu geniş koalisyonu korumaya çalışıyor.
Başkan Biden’ın Güney Carolina eyaletindeki kilise ziyareti sırasında verdiği mesaj ve bazı göstericilerin tepkisi başkanlık seçimlerine hazırlanırken yaşayacağı açmazın bir özeti gibiydi. 2015 yılında beyaz üstünlüğünü savunan bir saldırganın kiliseye ibadete gelen 9 siyahi vatandaşı öldürmesi, 2016 başkanlık seçimleri arefesinde Trump’ın verdiği mesajın bir sonucu olarak kamuoyunda tartışılmıştı. Biden 2024 kampanyasına bu kiliseye ziyaretle başlayarak siyahi oyların kritik olacağını kabul ettiğini göstermeye çalıştı. Trump’ın göçmenlerin ülkenin kanını ‘zehirlediği’ şeklindeki ifadelerine nazire yaparak asıl ‘zehir’ beyaz üstünlüğü fikridir mesajını verdi. 2016 seçimlerinde Biden’ı adaylığa taşıyan kritik eyalet olan Güney Carolina’daki siyasi seçmene verilen mesajlar, önümüzdeki seçim için de kritik rol oynayacak siyahi seçmenlere ulaşma çabası olarak öne çıkıyor.