Kitap: Yüz Yıllık Kriz Afganistan

Kitapta 21. yüzyılda iz bırakmış Afganistan meselesi farklı ülkelerden akademisyenler ve gazetecilerin perspektiflerinden ele alınmaktadır.

Devamı
Kitap Yüz Yıllık Kriz Afganistan
11 Eylül ün Yıkıcı Mirası

11 Eylül’ün Yıkıcı Mirası

ABD'nin ve Batı'nın stratejik üstünlüğünü kaybetmemek için küresel güç rekabetine odaklandığı bir dönemde yeni savaşlar dönemine kapı aralayabilir. Söz konusu yeni dönem, 11 Eylül sonrasında çok daha çetin ve kanlı geçebilir.

Devamı

ABD'nin yeni bir terörle mücadelesi stratejisine ihtiyaç duyuyor. Bunu başaramazsa önümüzdeki yıllarda da 11 Eylül'ün hayaletiyle yaşamaya devam etmek zorunda kalacak.

ABD'nin Afganistan ve Irak işgallerine sebep olan 11 Eylül saldırıları 'Amerikan hegemonyasının sona ermesinin başlangıcı' olarak görülmüştü. Şimdi Afganistan çekilmesi de '11 Eylül ile başlayan dönemin bitişi' olarak niteleniyor.

ABD’nin yeni başkanı Joe Biden’ın hangi 'grand strateji' geleneğine yaslanırsa yaslansın, Çin’i eski dönemlere nazaran daha fazla ciddiye alacağı kesin görünüyor.

Türkiye Amerikan yaptırımlarıyla ilk kez karşı karşıya değil. Bir benzeri Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında olmuştu. Yaklaşık üç yıl kadar sürmüştü. Uluslararası şartlarda yaşanan çeşitli sarsılmalar sonrasında ABD yeniden Türkiye'ye yönelmişti. Sovyetler'in Afganistan işgali ve İran'daki devrim sonrasında Amerika Türkiye'yi yeniden keşfetmiş ve o zamana kadar yaşanan ayrılıklar bir kenara bırakılmıştı.

Savaşın Yeni Aktörleri

Dünyada savaş yapma biçimi değişiyor. İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana devletler arasında çok kısıtlı sayıda savaş çıktı. Bunun yerini vekalet savaşlarının aldığını hep beraber görüyoruz..

Devamı
Savaşın Yeni Aktörleri
Güç Politikasının Yeni Araçları

Güç Politikasının Yeni Araçları

Venezuela’da yaşanan gelişmeleri bütün ülkeler yakından takip ediyorlar. Zira bu ülkede yaşanan gelişmelerin sadece Venezuela’nın ya da Latin Amerika’nın iç meselesi olmadığını herkes görüyor.

Devamı

Trump yönetimi, Obama yanlısı çevrelerin uzun süredir yürüttüğü Erdoğan karşıtı kampanyayı ciddiye almıyor. Yine de Ankara ile beyaz bir sayfa açmasının önünde birbiriyle ilişkili iki engel var.

ABD'nin kuruluşundan günümüze iki uç kutup grand strateji arasında gidip geldiğini görülüyor. Bunlar bir uçta ABD'nin izolasyonunu öngören Kale "Fortress" ABD ve diğer uçta dünyada etkin hakimiyet hedefleyen Emperyal ABD stratejisi.

DAEŞ’i, ‘haricilik teopolitik damarının bir uzantısı olarak ortaya çıkmış modern bir örgüt’ olarak tanımlayan Muhittin Ataman: “Örgütün kökeni Irak işgalinde aranmaz, çok daha öncesinde Afganistan cihadına gitmek lazım.”

İstikrarı, halkın meşru taleplerinin yerine getirilmesiyle ilişkilendiren Türkiye, bu yönüyle bölgede bir paradigma kaymasına sebebiyet vermiştir.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki devrimlerde medyanın etkisi analiz edilmeden yaşanan süreci anlamak ve anlamlandırmak mümkün değil.

Pakistan'ın Türkiye Büyükelçisi Muhammed Harun Şevket'in de katıldığı “Seçim Sonrası Pakistan” başlıklı etkinlikte, Pakistan seçimleri ele alındı ve SETA tarafından hazırlanan Pakistan Siyasetini Anlama Kılavuzu adlı rapor tanıtıldı.

Suriye konusunda Türkiye'yle Amerika arasındaki makasın açılması ve Türkiye'nin Mısır darbesinde aldığı tavır, Türkiye'ye yönelik eleştirilerin artmasına sebep olan önemli etkenler olarak öne çıkıyor.

Amerika'nın gerilediği tartışmalarının yaşandığı bir dönemde, küresel liderlik iddiasını devam ettiren ama bunu farklı tanımlayan bir Obama yönetimiyle karşı karşıyayız.

ABD-Taliban Esir Takası Anlaşması, Amerika'nın terörizmle mücadele adıyla verdiği uzun savaşın sona erdiğini bir an önce ilan etmek istediğinin göstergesi olarak okunabilir.

"Batı karşıtlığı", Batı dünya hegemonyasına ve Batıcıların varlığına bağlı bir biçimde ortaya çıkmıştır. Onu bir sapma yahut insanlık suçu gibi ele almak dünyadaki adaletsizlikleri derinleştirmekten başka bir işe yaramaz.

Türkiye Kobani kuşatması sırasında da sonrasında da PYD'ye belli şartlar öne sürmüş ve kantonlar üzerinden fiili bir bölünme durumu yaratmamasını salık vermişti.