Hangisi Kazandı: Liberal Kibir mi, Trumpizm mi?

Ne 'mavi dalga' şahlandı, ne de 'kırmızı dalga' geri çekildi. Her ikisinin de kazanması en sıkıntılı sonuç aslında.

Devamı
Hangisi Kazandı Liberal Kibir mi Trumpizm mi
ABD Oldukça Kutuplaşmış Bir Ülke

ABD Oldukça Kutuplaşmış Bir Ülke

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, 3 Kasım 2020 ABD Başkanlık Seçimleri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat, 3 Kasım 2020 ABD Başkanlık Seçimleri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt, ABD Başkanlık seçimlerinin etkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Mesela Macron da Biden gibi bir isim. Fransız toplumu çok da tanımadan popülist özellikleri nedeniyle Macron'u seçti ama gün geçtikçe Macron'un küresel uluslararasıcılığını keşfetti. Peşinden Sarı Yelekliler olayından bu yana Fransa yönetilemiyor..

Kimin kazandığı henüz belli olmasa da, seçimler öncesinde sonuçlara ilişkin Amerikalıların endişeleri ve öngörüleri tutmuş gibi görünüyor.

Amerikan Seçimleri Dünyayı Nasıl Etkiler?

Gerek ABD’de gerekse Washington’un geleneksel müttefiki olan Batı başkentlerinin çoğunda seçimlerin olaysız bir şekilde tamamlanması, sonuçların tartışmasız bir şekilde ilan edilmesi ve Biden’ın kazanması yönünde bir beklenti söz konusu.

Devamı
Amerikan Seçimleri Dünyayı Nasıl Etkiler
Türkiye - ABD İlişkileri Nereye Gider

Türkiye - ABD İlişkileri Nereye Gider?

SETA Güvenlik Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, 3 Kasım 2020 ABD Başkanlık Seçimleri özerlinde Türkiye – ABD ilişkilerini değerlendirdi.

Devamı

SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat, 3 Kasım 2020 ABD Başkanlık Seçimleri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, 3 Kasım 2020 ABD Başkanlık Seçimlerinden sonra yaşanabilecek olası sokak olaylarını değerlendirdi.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 51. sayısı çıktı.

Demokratlar’ın 'Yaşamın buna bağlıymış gibi oy ver' dediği Cumhuriyetçilerin, 'ABD’yi Harika Tutmaya Devam Et' sloganını kullandığı seçimlerde ABD'li seçmen sandık başına gitti.

Amerikan seçimleri maalesef kendilerinden çok dünyayı ilgilendiriyor. Doğal olarak Türkiye de sonuçlardan etkilenecek.

Biden yönetiminden 'hırslı bir demokrasi promosyonu' politikası bekleyen hayal kırıklığına uğrar. Trump ya da Biden, Türkiye yoluna devam eder, yeni imkanlarla ve sınamalarla...

SETA, 3 Kasım'da yapılacak olan Amerika Birleşik Devletleri 59. başkanlık seçiminin tüm boyutlarıyla ele alındığı '2020 ABD Başkanlık Seçimi' başlıklı raporunu yayımlandı.

Bu analiz başkan adaylarının geçmiş dış politika eğilimleriyle birlikte seçim sonucuna bağlı olarak şekillenecek olan ABD dış politikasına değinmektedir.

3 Kasım başkanlık seçiminin ABD'nin yeni bir başkan seçmesinin ötesinde sonuçları olacağı aşikar. Ne Trump'ın ne de Biden'ın kampanyasında ABD'nin küresel rolü ciddi bir tartışma konusu olarak öne çıkmadı. Covid-19, ekonomik resesyon ve ırkçılık gibi konular bütün gündemi işgal ederken Amerikan dış politikasının belki de en az konuşulduğu kampanya dönemlerinden birini yaşadık. Bunun rastlantı olmadığını ve aslında her iki adayın da savaşlardan ve küresel angajmanlardan bıkkın bir seçmen kitlesine hitap ettiğini hatırlamak gerekiyor. Ancak Trump'ın temsil ettiği ulusalcı popülizmle Biden'ın temsil ettiği enternasyonalist liberalizmin ABD'nin dünya siyaseti için çok farklı sonuçlar doğuracağı aşikar.

SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat, 3 Kasım 2020 ABD Başkanlık Seçimleri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Bu rapor seçimlere doğru Amerikan iç politika gündemi, ABD başkanlık seçim sistemi, başkan olmak için gereken temel nitelikler, partilerin aday belirleme süreçleri, ön seçimler, seçimin temel kuralları, parti kongreleri ve seçim öncesi anketler hakkında bilgi vermeyi amaçlamaktadır.

3 Kasım'da ABD'nin dünya liderliği iddiasının devam edip etmeyeceği ve ulus devlet modeline doğru evrilip evirilmeyeceğinin kararı verilecek. Seçmen bir yandan Trump'ın pandemiyi iyi yönetip yönetmediğine, ekonomik çöküşten sorumlu olup olmadığına, ırkçılık meselesinde sorumlu davranıp davranmadığına karar verirken diğer yandan da Amerikan ulusalcı popülizminin kalıcı olup olmayacağını belirleyecek.

Putin'in son Erdoğan övgüsü Rus-Amerikan ilişkilerindeki muhtemel gerilimlere bir hazırlık mı?