CHP'den siyaset üretmesini beklemek, bir erkekten doğum yapmasını beklemekle aynı şey. İkisi de fıtrata ve tabiata aykırı.
Devamı
28 Şubat’tan bu yana geçen yıllar ve 15 Temmuz gecesi yaşananlar; kimin ülkesine tehdit oluşturduğunu, kimin ülkesine hizmet ettiğini, kimin bankamatik kuyruğuna girdiğini, kimin elinde bayrak sokaklara koştuğunu gösterdi!
Devamı
Devlet otoritesi çökmüş ve meşruiyetini kaybetmiş ülkeler için “failed states” kavramı kullanılıyor. Bu kavram, onu bulanların çıkarları doğrultusunda başka ülkelere müdahalesini de meşrulaştıran bir araca dönüşüyor çoğu zaman.
AK Parti iktidara geldiğinde büyük bir şok yaşadı Kemalistler. Bu şoku atlatmak için yoğun gayret sarf ettiler. Her yola başvurdular, fakat bu şoku atlatamadılar.
Çok edebi, pek latif ve hikmetli sözler. Âdeta siyasi konuşma değil de edebiyat. Buz gibi ‘mağdur edebiyatı’!
AB üyesi devletlerin mülteci kabul etmemek adına verdikleri mücadelenin en trajikomik örneği Macaristan’da geçtiğimiz haftalarda yapılan referandum oldu.
Türkiye ekonomisi hedeflerini yüksek tutan bir vizyonla hareket ediyor. Bu vizyonun pusulalarından birisi de OVP.
Devamı
Gazeteci İsmet Berkan, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi ve devletin yeniden yapılandırılmasını Kriter‘e değerlendirdi.
Devamı
FETÖ itirafları üzerinden yürüyen mevcut tartışma "benzersiz" bir totaliter- operasyonel yapının cürümlerinin İslami gruplaşmaların hepsini içeren bir sorgulamaya dönüşüyor.
Demokratikleşme ve gelişmişlik düzeyi dikkate alındığında benzer ülkeler içinde Türkiye askeri darbelerle geç yüzleşebilmiştir. Bu yüzleşmenin büyük bir kısmı da AK Parti döneminde gerçekleşti. Fakat tüm bu vesayet karşıtı adımlara rağmen ordu içine sızan FETÖ’ye mensup askeri cunta 15 Temmuz’da darbe girişiminde bulunabildi.
Gelinen noktada Türkiye; güvenilmez bir müttefik olan ABD ile birlikte hareket edip onun PYD’yi ve dolayısıyla PKK’yı güçlendiren adımlarını seyretmek yerine, bölgede giderek çok daha etkili bir rol oynayan Rusya ile ilişkilerini düzeltip, Suriye sorununun kapsamlı bir şekilde çözümü konusunda gerekli adımları atmayı tercih etmiş görünüyor.
15 Temmuz sonrası için kritik önem taşıyan husus, ülkenin stratejik hedefine göre ihtiyaç duyulan asker profilinin doğru belirlenmesi.
FETÖ'nün ifşa edilmesi uğraşının sansasyon yaratmak saikiyle değil, FETÖ'nün gerçek işleyişini açığa çıkarmak ve onunla yürütülecek mücadeleye katkı sağlayacak şekilde olması gerekiyor.
Ortadoğulu operasyon odaklarının Türkiye’deki taşeronluğunu FETÖ yapmaktaydı. Irak, Suriye, DAİŞ ve El-Kaide üzerinden Türkiye’yi hizaya çekme operasyonunun da taşeronu FETÖ.
TSK’nın darbecilik geleneği içinde yer alan her cuntanın darbe yapmak için Atatürkçülüğü kendine kalkan yapması konusu üzerinde başta Atatürkçüler olmak üzere herkesin kafa yorması gerekiyor.
15 Temmuz darbe girişiminde siyasi iktidar, tüm siyaset kurumları ve milletin demokratik tercihlerine açıkça suikast düzenlendi. TRT ekranlarından silah zoruyla okutulan darbe bildirisinin ana fikri siyasi iktidarın varlığına ve tüm icraatlarına topyekun karşıtlık içeriyordu.
Darbelere ve askeri müdahalelere ABD yönetiminin bakışı Soğuk Savaş sonrasında da çok fazla değişiklik göstermedi. Literatüre bizzat darbe yapıcıların ağzından “postmodern darbe” olarak geçen 28 Şubat sürecinde de ABD ve Batı dünyası kendinden beklenilen prensipli duruşu gösteremedi.
Türkiye’deki İslami hareketleri ılımlı ve aşırı/radikal şeklinde tasnif etmek ABD merkezli literatürde yaygın bir kabuldür. Devleti ele geçirme arzusu taşıyan siyasal hareket “radikal” olarak, sosyal hizmetler alanında örgütlenen sivil oluşumlar ise “ılımlı” olarak resmedilir.
Bugün Gezi Parkı Şiddet Eylemleri’nin üzerinden üç yıl geçti. Üç yıl önce “gezi” romantizmi ve medya güzellemesi yapan medya aktörleri henüz günah çıkarmaya başlamadılar. Ancak yakındır. Bugün nasıl 28 Şubat Süreci’nde generallere verdikleri afilli selamları unutup demokrasi havarisi kesildilerse, hatta post-modern darbeye göndermeyle “dost-modern” darbeden bahsediyorlarsa, çok değil 10. yılında “Gezi”den de vazgeçeler.
Amerika’daki kurumları aynen getirip Amerikan modelini getirdim deseniz de o Amerikan modeli olmaz. Türkiye modeli olur. Çünkü her toplumun sosyokültürel ekonomik yapısı, tarihsel özellikleri ve uluslararası ilişkilerde konumlanması farklı olduğu için o sistemin işleyişi de kendine özgü olacaktır.
14 yıllık mazide 2002 ve 2007 yılları arasındaki dönemde yapılan atılımlar en dikkat çekicileridir. Dikkat çekiciliğin nedeni, hangisine el atılsa kısa sürede başarılı ve fark yaratan sonuçlar alınabilecek el değmemiş sorunların varlığıdır.