Rusya Ukrayna krizi, geçtiğimiz akşam Rusya lideri Putin'in Donetsk ve Luhansk'ı tanıyacağını açıklamasının ardından kritik bir noktaya gelmiş durumda. Putin'in açıklamaları sonrası Türkiye, Batı ve ABD'den kınamalar gelirken; Almanya ve ABD dün yaptırım kararlarını açıkladı. Rusya ise geri adım atmayacağının altını çizdi. Bunun yanı sıra Donbas gerilimini azaltma iddiasıyla 'Barış Güçleri' sözde bağımsız Ukrayna şehirlerine tanklarla girmeye başladı. 'Rusya Ukrayna savaşı çıkacak mı?' sorusu daha da şiddetlenirken, SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Prof. Dr. Murat Yeşiltaş genel durumu değerlendirdi. Rus lider Putin'in değindiği 3 önemli noktadan bahseden Yeşiltaş, '3. Dünya Savaşı Başlar mı?' sorusuna da yanıt verdi. Prof. Dr. Yeşiltaş, ayrıca yaşananlar karşısında Türkiye'nin durumuyla ilgili de yorumlarda bulundu.
Devamı
Rusya-Ukrayna krizi kıtalararası bir sorun haline geldi. Tehditler, yaptırımlar ve askeri yığınakların puslu havasında akıllarda aynı soru var; Putin daha ileri gidebilir mi? Uzmanlar, Rusya’nın olası geri adımının ciddi sonuçları olacağı görüşünde.
Devamı
Rusya her halükarda yeni bir hamlede bulunmak durumunda. Zira Ukrayna sınırına yığdığı 150 binden fazla askeri ilelebet orada konuşlandıramayacağı gibi ABD ve NATO'dan talep ettiği maksimalist güvenlik garantilerinin reddedildiği gerçeği var.
Rusya'nın Ukrayna sınır bölgelerine yaptığı yığınaklar ve iki ülkenin karşılıklı restleşmeleri akıllara savaş ihtimalini getirdi.
Öyle görünüyor ki Ukrayna sorununun askeri bir çözümü yoktur.
Bugünkü şartlarda ABD ve Avrupa'nın Rusya'ya gösterebildiği sopa, yaptırımlarla sınırlı.
Devamı
Ukrayna, Batı ile Rusya arasında sıkışmış, bölünmüş bir ülke. Askeri bir karşılaşma ile Rusya'ya geri adım attırması mümkün değil. ABD ve AB'nin Ukrayna'ya topyekûn askeri desteği Washington ile Moskova arasında bambaşka bir gerilimin kapılarını açar. Geriye Batı başkentlerinin devreye girdiği diplomasi kalır. Yarım kalan Minsk 2 anlaşması canlandırılabilir. Belki de Putin, Biden'a kabul etmediği telefon görüşmesini yaptıracak bir oyun içindedir.
Devamı
Libya'da Ulusal Mutabakat Hükümeti Sirte ve Cufra'yı ele geçirmek için çabalarken diplomasi hız kazanıyor. En son hamle Mısır'dan geldi. Sisi, darbeci Hafter ve Tobruk Temsilciler Meclisi Başkanı A. Salih ile geçen cumartesi bir toplantı yaparak Kahire bildirisini açıkladı.
Bu rapor Rusya’nın Ukrayna’ya karşı giriştiği hibrid savaşın arkasındaki asıl sebeplerin neler olduğunu belirlemeyi amaçlamaktadır.
Bu çalışmada ABD ve AB’nin Rusya’ya uyguladığı yaptırımların etkileri ve uluslararası alandaki tesirleri incelenmekte, yaptırımların Türkiye’nin enerji sektörüne yansımalarının analizi yapılmaktadır.
Türk-Alman ilişkilerinde her zaman en iyi işleyen alan ekonomi olmuştur. Almanya bazı istisnai dönemler haricinde her zaman Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olmuştur.
Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin uluslararası hukuk açısından değerlendirmesini Prof. Dr. İbrahim Kaya yaptı.
Ukrayna ne Batı'nın ne de Rusya'nın tamamen kontrolünde ya da dışında bir yapıya kavuşmadığından ortak zeminde hareket edilmesi bölgede istikrar ve barış açısından önem taşımaktadır.
Ortadoğu siyaseti daha önce içerisine sokulmuş kategoriler dışında tekrar yazılmalı. Çünkü önce Irak işgali ardından da Arap Baharı diye isimlendirilen süreç Ortadoğu siyasetine dair basma kalıp analizleri yerle bir etti.
Rusya neden ilhak kararı aldı ve bundan beklentileri neler? AB ve ABD Rusya'ya karşı nasıl tavır aldı ve bundan sonrası için neler yapabilir? Türkiye bu meselenin neresinde duruyor?
Ukrayna'da yaşanan krizin temelinde ne yatıyor? Rusya gelişmeleri nasıl okuyor? Avrupa Birliği'nin krize bakışı nasıl, uyguladığı politikalar neler?
Sovyetler Birliği'nin mirasını devralan tüm ülkeler siyasi ve sosyal bunalımlara gebe durumda. Bu zincirin önemli bir halkası olan Ukrayna'da yaşanan bunalım da bu dönüşümlerin bir parçası olarak okunabilir.
Türkiye'nin dış politikada İran çıkmazına sürüklendiğini söyleyenlerin sayısı artıyor. Bu pozisyon üç temel iddia ile destekleniyor. İlki, İran'ın uluslararası sistemle sorununun boyutu Türkiye'nin katkısına izin vermiyor. İkincisi, İran nükleer sorununda samimi değil ve tüm diplomatik çabaları nükleer silaha ulaşmak için kullanıyor. Son olarak ise, Türkiye'nin İran yöneliminin dış politikanın saklı gündeminin sonucu olduğu iddia ediliyor. 1979 İslam Devrimi ve akabindeki gelişmeler İran ile uluslararası sistem arasında tamiri zor bir sorun oluşturdu. İran'ı 30 yılı aşkın bir zamandır sistem dışı tutan ortam bu sorunun çözümünde hemen hiç mesafe alamadı. Son dönemde İran ile ilişkiler sürekli tırmanan bir gerilim eksenine oturdu. İran'ın nükleer çalışmaları bir anlamda İran'ın uluslararası sistemle hesaplaşmasının son noktası olarak görülmeye başlandı. Bu çatışmacı söylem İran ile hesabın bir an önce görülmesi ve işgal senaryolarına kadar varan sert tedbirler gündeme getiriyor. Diğer bakış açısı ise Amerika Başkanı Obama'nın dillendirdiği İran'la müzakere yoluyla bu sorunun çözülmesi.