Tahıl Koridoru, Zirveler ve Türkiye’nin Politikası

Belirsiz ve çoklu rekabetlerle dolu uluslararası ortama en hazır ülkelerden birisi Erdoğan yönetimindeki Türkiye. Son beş-altı yılda Türk dış politikasında yaşanan en büyük dönüşüm bölgesel ve küresel krizlere yaklaşımda oldu.

Devamı
Tahıl Koridoru Zirveler ve Türkiye nin Politikası
5 Soru Ukrayna Tahıl Koridoru ve Türkiye nin Diplomasisi

5 Soru: Ukrayna Tahıl Koridoru ve Türkiye’nin Diplomasisi

Ukrayna’nın küresel tahıl üretimindeki payı nedir? Ukrayna tahıl koridorunun temel hedefleri nelerdir? Türkiye’nin diplomatik girişimleri neden başarılı olmuştur? Tahıl koridoru gıda krizine çözüm sunabilir mi? Ukrayna tahıl koridoru küresel gıda enflasyonunu düşürebilir mi?

Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İran ziyaretinin amaçları nelerdir? Ziyaretin önemine ve sonucuna dair neler söylenebilir? Türkiye-İran ilişkilerinde güncel konu başlıkları nelerdir? İran, Türkiye’nin Suriye operasyonuna nasıl bakıyor? Türkiye-İran ilişkilerini yakın gelecekte neler bekliyor?

Bu rapor krizin ilk altı ayındaki çatışmaların ve yaptırımların küresel ekonomi politiğe etkilerini analiz etmektedir.

19 Temmuz'da yapılacak Tahran görüşmeleri, Türkiye'nin İran ve Rusya ile olan ilişkilerindeki önemli konu başlıklarını Suriye paydasında bir araya getirip müzakere etmeye matuf bir nitelikte olacak.

Batıya karşı etki kapasitesini artırmak için BRICS, Şangay İşbirliği Örgütü ve Asya Altyapı Yatırım Bankasıyla daha görünür olan Çin'in küresel niyetleri uluslararası iş birliğini daha fazla öne çıkarıyor.

Yeni Konsept, Yeni NATO

NATO, bölgesel savunmacı karakterinden uluslararası krizlerle mücadele edebilecek bir hüviyete ve karaktere bürünmeye başlıyor..

Devamı
Yeni Konsept Yeni NATO
Madrid Zirvesi ve Türkiye

Madrid Zirvesi ve Türkiye

Madrid zirvesinde yaşananlar, NATO'nun yeni stratejik konseptinin içeriğiyle birlikte değerlendirildiğinde, Türkiye'nin ittifak için ne kadar kritik bir üye olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Devamı

Türkiye'nin milli güvenliğine ilişkin endişe ve beklentileri arasında; müttefik ve aday ülkelerin uyguladığı açık ya da örtülü silah ihracatı ambargoları, terör şüphelilerinin iade edilmemesi, FETÖ ve PKK/YPG'ye lojistik ve silah desteği sunulması gibi son derece yakıcı hususlar bulunuyor.

Teröristlerin iadesine ve silah ambargolarının kaldırılmasına ek olarak, YPG ve FETÖ'nün üçlü mutabakat metninde olması Türkiye açısından büyük bir kazanım olmuştur.

Uluslararası Terörizmle Mücadele ve NATO, Sibel Düz

Türkiye ve NATO'nun Geleceği, Rıfat Öncel

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, Ukrayna savaşı gölgesinde gerçekleşen Madrid Zirvesi ve NATO'nun geleceği üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Sibel Düz, uluslararası terörizmle mücadelede NATO'nun sorumlulukları ve öncelikleri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

What to Expect From NATO’s Madrid Summit, Murat Aslan

Madrid Zirvesi ve NATO’nun Geleceği, Murat Yeşiltaş

SETA Dış Politika Araştırmacısı Rıfat Öncel, Madrid Zirvesi ve NATO'nun yeni strateji belgesi ışığında Türkiye - NATO ilişkilerini değerlendirdi.

Türkiye, Finlandiya ve İsveç'in üyeliklerine terör örgütleri ile ilgili 'güvenlik endişelerinin karşılanmadığı' gerekçesiyle itiraz ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Madrid'e giderken henüz bu iki ülke yapılan tüm görüşmelere rağmen Türkiye'nin beklediği somut güvenlik kararlarını (teröristlerin iadesi ve ambargoların kaldırılması gibi) almamıştı.

Madrid Zirvesi'nde NATO üyelerinin ittifak içi dayanışma için rasyonel kararlar alması gerekiyor.

Savaşın başından bu yana AB üyesi ülkeler Rusya'dan ithal ettikleri ham petrol ve petrol ürünleri ihracatını azaltmış olsalar da savaşın ve beraberinde gelen yaptırımların da etkisiyle artan petrol fiyatlarının Rusya Federasyonu gelirlerinde ciddi artışa neden olduğu görülüyor.

AB'nin ve üye ülkelerin Ukraynalı sığınmacılara yönelik böylesi bir yaklaşım sergilemesinin arka planındaki en önemli sebep, bu kişilerin savaşın ardından ülkelerine geri dönecekleri inancıyla ilgili. Ancak Rusya'nın Ukrayna'da yarattığı ağır tahribat dikkate alındığında savaşın hemen ardından Ukraynalı sığınmacıların evlerine geri döneceğini düşünmek aşırı iyimser bir yaklaşım gibi duruyor.