Türkiye’nin Afrin’de gerçekleştirdiği “Zeytin Dalı” operasyonuyla birlikte Almanya ile Türkiye arasındaki silah ticareti yeniden tartışılmaya başlandı.
Devamı
Talha Köse: İran’da değil Afganistan’da olayların kontrolden çıkacağını düşünüyorum. ABD yeni süper güç olan Çin’in dünyaya açılma alanı olarak Afganistan’ı tıkamak isteyecektir. ABD zaten hiç memnun değil İpek Yolu projesinden.
Devamı
Vakit geç olmadan Avrupa Konseyi ve insan hakları örgütleri Avusturya'yı izlemeye almalıdır. Zira Avusturya bir turnosol kağıdı gibi batı demokrasilerinin önünde durmaktadır.
SETA Washington Genel Koordinatörü Dr. Kadir Üstün: Uluslararası kamuoyu Türkiye ile birlikte hareket ederken İsrail ve ABD yönetimi öngördükleri ama bu kadarını beklemedikleri bir yalnızlık içinde kaldı
Trump’ın ABD’nin İsrail Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı, hem BM Güvenlik Konseyinde hem de BM Genel Kurulunda ezici bir çoğunlukla kınanmıştır. Filistin konusu, ABD’nin küresel vicdanı ve ortak ahlaki mutabakat noktalarını ihlal etmenin de maliyet doğurabileceğinin bir göstergesi olmuştur. Trump yaklaşımını dengelemenin en etkili yöntemi, bu yaklaşımın ABD’nin maddi çıkarlarına da dokunabileceğini göstermektir.
Amerika zayıf olduğu için yalnız kalmadı. Çok güçlü olduğu ve gücü nedeniyle şımarıklık edip tüm müttefiklerini ittiği için yalnız kaldı..
Durum şu ki verilen karara gelebilecek tepkilerin ne kadar sert olacağı hesaplanmadığı gibi Beyaz Saray'ın Ortadoğu'dan sorumlu uzmanlarının bir şekilde anlaşmaya vardığı düşünülen bazı Ortadoğu liderlerinin etkisi ve gücü fazlasıyla gözlerde büyütülmüş.
Devamı
Trump beklenen güvenlik strateji belgesini açıkladı. Birçok yönüyle tartışıldı ve tartışılmaya devam edilecek. En önemli eleştirilerden biri aslında bu belgenin strateji tarafının oldukça zayıf olduğuna yönelik olması.
Devamı
Trump'ın ulusal güvenlik stratejisi olarak ilan ettiği belge, kampanya sürecinden itibaren muğlak şekilde ifade ettiği “Önce Amerika” politikasının kâğıda dökülmüş halinden ibaret.
Filistin’de devlet kurumlarının inşası için uluslararası camia (İslam ve Hıristiyan dünyası) bir Filistin Fonu oluşturmalı...
Türkiye konusunda bir kesimiyle açık şekilde bu düşmanca politikaları izleyen, bir kesimiyle ise gelgitler yaşayan ABD karşısında Türkiye nasıl bir tavır takınmalı? Böyle bir ülkeyle “güçlü bir ittifak” içerisinde olduğumuza nasıl inanalım?
İstanbul'da gerçekleştirilen İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Liderler Zirvesi tarihi bir öneme sahipti. Teşkilatın kurulmasına zemin hazırlayan sebepler ve kendine biçtiği misyon, zirvede açık bir şekilde ortaya çıktı.
Amerikan Başkanı Donald Trump’ın politikalarından rahatsız olan Almanya ve Fransa’nın önderliğinde 23 Avrupa Birliği ülkesi Kalıcı Yapılandırılmış İşbirliği (Permanent Structured Cooperation-PESCO) diye adlandırdıkları bir anlaşma ile NATO dışında yeni bir savunma birliği arayışı içine girdiler
İnsan haklarının ve hümanizmin beşiği olduğunu iddia eden Avrupa Birliği ve AB üyesi ülkeler, kendileri için bir utanç kaynağı haline gelen bu durumu görmezden gelmekte ve gerekli ciddi tedbirleri almamaktadırlar.
İyi öylesine muğlak ve öylesine gevşek bir kavramdır ki her anlama gelebilir. Her anlama gelen şey hiçbir anlam ifade etmez. Kavram genişledikçe içi boşalır. İçi boşaldıkça fırsatçıların eline düşer. .
Önemli olan, iktidarına malik olabilmek, yaklaşan bölgesel ve küresel saldırılar karşısında dağılmamak, birliğimizi, dirliğimizi muhafaza edebilmek.
Kasrı Şirin anlaşmasından beri sıcak çatışma yaşamayan Türkiye ve İran’ın ilişkilerinde yine de rekabet boyutunun işbirliğinden önde olduğunu görmek gerekir.
Ankara ve Tahran’ın, birbirlerine karşı tarihten gelen “güvensizliklerini” bir kenara bırakıp bu defa sıkı bir iş birliğine yönelmelerinin mümkün olup olmayacağını ise zaman gösterecek.
Bütün resim bize, Almanya'da aşırı sağcı bir partinin meclise girmesinin, bazılarının inanmak istediği gibi bir yol kazası olmaktan ziyade batı siyasetinde ortaya çıkan yeni bir trend ile alakalı olduğunu göstermektedir.
Türkiye'nin birisi kuzeybatıdan diğeri güneydoğudan gelen bu iki milliyetçi dalganın türbülansına karşı çok iyi düşünülmüş hamleler geliştirmesi lazım.
Çalışmada Almanya Federal Cumhuriyeti’nde 24 Eylül 2017 tarihinde gerçekleştirilecek olan Federal Meclis seçimleri kapsamlı bir şekilde analiz edilecektir.