Evet, maliyeti çok yüksek ve canımız çok yanıyor. Ama kesinlikle teslim olmayacağız!
Devamı
Çatışma ve kaos ortamında ne kadar insanın hayatını kaybettiği ve bunların ne kadarının Kürt olduğunun da ne PKK ne de onu kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirenler için hiçbir önemi yok.
Devamı
Görünen o ki; tüketicinin gelecek 12 aylık dönem için hem kendi maddi durumuna, hem de genel ekonomik vaziyete dair güveni pekişmiş.
Türk tanklarının Suriye topraklarına girmesinin arkasında ABD'nin DAİŞ ile mücadele yönteminin yarattığı sorunlara "dur deme" arzusu da bulunuyor.
Türkiye ekonomik ve siyasi çıkarları doğrultusunda bölgede farklı alternatifler geliştirebilir.
Seçilmiş, meşru bir lider olarak Erdoğan'ın vizyonuna ve tehdit algısına yönelik direncin kaynağını uzun süre "asker sivil çatışması" çerçevesinde değerlendirdik. Oysa bugün meselenin çok daha derin olduğunu kavrıyoruz.
DAEŞ tarafından kontrol edilen Cerablus’a ve/veya PYD gibi diğer terör unsurları tarafından kontrol edilen bölgelere kara harekâtını da içeren askerî tedbirleri almak, her zaman Türkiye’nin elinde olan bir seçenekti.
Devamı
Bakmayın Batılı başkentlerin terörle mücadele edebiyatına bugün terör tehdidini en fazla yaşayan demokrasi Türkiye'dir. Hem de "müttefiklerinin" sorumsuzca menfaat hesabı yaparak yalnız bırakması pahasına.
Devamı
HDP ve Demirtaş’ın tutum ve davranışları, “söz konusu Türkiye olduğu zaman” her türlü kutsalı yok sayan bir “klasik tavır”a dönüşmüştü.
PKK’nın Elazığ’da çıkarmaya çalıştığı toplumsal infiali, DAİŞ de hedef olarak seçtiği vatandaşlarımız, şehitlerimiz üzerinden çıkarmaya çalışıyor.
FETÖ, PKK, DAİŞ 15 Temmuz sonrasında Türkiye Cumhuriyeti devletinin ciddi bir zaaf içinde olduğunu düşünüyorlar. Kitlesel terör eylemleriyle milleti pasifize edebileceklerini düşünüyorlar.
DAEŞ, PKK ve FETÖ terör örgütlerinin isimlerinin farklı olmasının bir anlamı var mı? Yapısal kodları ve hedefleri aynı. Vardiya sistemine geçmiş gibi, birinin bıraktığı yerden diğeri başlıyor.
Anlaşılan Biden'ın "dostluk gösterisi" ilişkileri toparlamaya yetmeyecek. PYD -PKK ve FETÖ konularında aktif bir işbirliği çerçevesi kuracak yaklaşıma ihtiyaç var.
FETÖ'yü konuşuyoruz. Mesele dönüp dolaşıp Batılılar tarafından nasıl himaye edildiklerine geliyor. PKK'yı konuşuyoruz. Yine aynısı oluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan FETÖ, PKK, PYD, DAEŞ ve diğerlerine karşı bir hat savunması değil satıh savunması yapıldığını dile getiriyor.
Türkiye'nin bundan sonraki dönemdeki önceliğinin terör örgütlerini artık Türkiye'ye hasmane politikalar güden mihraklar açısından kullanışlı taşeronlar ve araçlar olmaktan çıkarmak olmalıdır.
Partiler arası uzlaşmanın yargı ile başlamasını değerli buluyorum. Zira devlet kurumlarına çöreklenen FETÖ'nün Türkiye demokrasisine birçok zararı oldu. En tehlikelisi adalete ilişkin verdiği zarar.
Geçmiş dönemde, ekonomi kurumlarındaki FETÖ varlığı ve bu varlığın yönlendirilmesiyle alınan kararların, ülke ekonomisine ne denli zarar verdiği ortada.
Dikkat edin, şimdilerde PKK hiçbir referans çerçevesine ihtiyaç duymadan hareket ediyor. "Maliyet analizi" yapabilecek durumda değil çünkü.
Ordunun sivil denetime açılması, sivil asker ilişkilerinin demokratikleşmesi, siyasetin üzerindeki askerî vesayetin kalkması gibi kavramlar artık 15 Temmuz öncesinin kavramları hâline gelmiştir.
Batı'daki Erdoğan düşmanlığının kaynağında "Erdoğan'ın dik duruşu" var! Erdoğan, bu duruşundan taviz vermediği için Batı'da Erdoğan düşmanlığı artıyor.