4 Nisan Sendromu

4 Nisan bildirisi Türkiye’de sivil-asker ilişkilerinin hala kırılgan yanlarının olduğunu gösteriyor. Bu kırılganlığın bir demokrasi açığına dönüşmesini engelleyen en önemli dinamik siyasal alanın ve toplumsal farkındalığın çok güçlü olması.

Devamı
4 Nisan Sendromu
Montrö Bildirisi Darbe Fikrini Canlı Tutmaya Yönelik Bir Girişim

“Montrö Bildirisi” Darbe Fikrini Canlı Tutmaya Yönelik Bir Girişim

SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt, 104 emekli amiralin 3 Nisan gecesi yayınladıkları “Montrö bildirisi” başlıklı açıklamayı değerlendirdi.

Devamı

Darbe imalı bildiri hakkında konuşan Medipol Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atilla Yayla, 'Bu mesai arkadaşlarına bir mesaj da vermek istemiş olabilirler. Askerler emekli olsalar da askerlik mesleğinden tam kopamazlar. Yarı asker, yarı sivildirler. Bundan dolayı da ifade özgürlükleri, sivillere göre olan şartlar altında daha kısıtlı olmak mecburiyetindedir.' dedi.

Birkaç kez değiştirilmiş ve üzerinde iyi çalışılmış bir bildiriyle karşı karşıyayız. Darbeci geleneğin metin yazımını yeni bir seviyeye taşısa da bu bildiri açıkça demokratik irademize saldırıdır

SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan Basri Yalçın, 104 emekli amiralin cumartesi gecesi yayınladıkları "Montrö bildirisi" başlıklı açıklamayı değerlendirdi.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, PKK/KCK'nın sözde gümrük koordinasyonu sorumlusu Ömer Aydın'ın etkisiz hale getirildiği operasyonu değerlendirdi.

Kongrenin Şifreleri

Erdoğan, parti yönetiminde değişim ve süreklilik geleneğini korudu.

Devamı
Kongrenin Şifreleri
Terör Örgütü Dezenformasyona Devam Edecek

Terör Örgütü Dezenformasyona Devam Edecek

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, terörle mücadelede son durum üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

Türkiye'nin bölgede sorun yaşadığı ülkelerle ilişkilerinin iyileşmesi tabii ki sevindirici bir gelişme.

Hukuk kurallarının toplumsal hayata uygun hale getirilmesi için belli aralıklarla güncellenmesi gerekir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu hafta İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıklamasının ardından gözler gelecek hafta kamuoyuyla paylaşılacak ekonomi paketine çevrildi.

ABD'nin temel sorunu, müttefiklerle ilişkisini nobran ve asimetrik yaklaşımla kurması. Kendi taktik kazanımları için müttefikinin stratejik kayıplarını umursamaması. Bunlara en iyi örnek ise ABD-Türkiye ilişkilerinin son yıllardaki gerilimli seyri.

Bu ülkede yetişmiş bütün yönetmenlerin, sanatçıların, oyuncuların, şarkıcıların, film ve dizi yapımcılarının bir kesimi değil, bütün ülkeyi temsil eder şekilde davranması elzemdir. 

Erivan'daki darbe girişimi Biden yönetiminin 'Rusya'yı sınırlandırma' ve 'demokrasileri destekleme' politikasının ilk test alanlarından birisi olacak gibi görünüyor.

Anayasa yapımında halktan başlanacağı ve tekrardan halka gidileceği görülüyor. Anayasa yapım literatüründe bu yöntem kum saati metaforuyla açıklanmaktadır. Kum saatinin geniş olan yukarı kısmı halkı temsil ediyor ve oradan gelen talepler ortadaki ince olan kısımda yani Mecliste metne dönüşüyor. Sonrasında tekrardan kum saatinin alttaki geniş kısmına yani halka soruluyor.

ABD senatörleri mektuplarında Biden'dan 'demokrasi ve insan hakları' adına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'baskıda' bulunmasını istiyorlar

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, FETÖ ile mücadelede bugüne kadar gelen süreci değerlendirdi.

Yeni anayasa perspektifi modern demokratik rejimin demokrasi boyutunu yani milli iradenin siyasetteki hakimiyetini tahkim etmek, siyaset kurumunu iktidarın merkezine koymak ve daha iyi işler hale getirmek hedeflerince belirleniyor.

Türkiye, çıkarlarını ve itirazlarını görmezden gelen Obama ve yaptırımlar yoluyla cezalandırma yoluna giden Trump yönetimleriyle karşı karşıya gelmekten kaçınmayarak ulusal çıkarlarını savunmuştur. Biden yönetimi de benzer politikalar izler ve dışlayıcı ifadeler kullanırsa ikili ilişkilerdeki sorunlu alanların yapıcı bir diyalogla aşılması daha da zorlaşacaktır.

2023 seçimlerinde ittifak dengelerinin belirleyici rolü olacağı açık. Bunu bütün aktörler bildiğinden 2018 seçim sonuçları belirlendikten kısa süre sonra her iki ittifak da karşılıklı hamleler yapmaya başladı.

TBMM’ye yapılan saldırı Amerikan Kongresi’ne karşı gerçekleştirilen eylemden daha zararsız mıydı? Bu yağmacıları terörist olarak tanımlayanlar neden Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni F-16'larla bombalayan FETÖ’cülere sahip çıkmaya devam ediyorlar?