Mesele, Türkiye'nin AB'ye hazır olup olmadığı değil. Tam tersi. İster coğrafya, ister nüfus, ister din deyin fark etmiyor. AB siyasetçileri "Türkiyeli bir AB'yi" tahayyül etme cesareti gösteremiyor.
DevamıKürt meselesinin kalıcı çözümünü amaçlayan 2005 ve 2009 açılımlarının akim kalmasının ardından, bu kez Türkiye yeni ve tarihi bir fırsatın eşiğinde. “2013 Çözüm Süreci” olarak adlandırılan bu yeni dönem, meselenin çözümü noktasında silah ve şiddetin neden olduğu çatışma ortamını ortadan kaldırarak, diyaloga, siyasete, huzur ve barışa zemin hazırlamayı amaçlıyor. İmralı'da bulunan Abdullah Öcalan ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan arasında gerçekleşen görüşmelerle başlayan süreç, Türkiye'nin yeniden küresel bir aktöre dönüşmesi noktasında hayati ve tarihi bir öneme sahip olmakla birlikte, dikkatle ve adım adım izlenmesi gereken stratejik bir yol haritasını da ortaya koyuyor.
Devamı