Siyaset Yapma Rekabeti

AK Parti ve CHP, 31 Mart seçim sonuçlarını değerlendirerek önümüzdeki dönem için yol haritası hazırlıyor. Bu durum, "siyaset yapma rekabetinin" hızlanacağı yeni bir ortama gireceğimizi gösteriyor. Elbette bu ortam hem parti siyaseti hem de ekonominin gidişatı ve dış politikadaki gelişmelerin ülkemize yansımaları ile şekillenecek. Özgüveni yükselen CHP'nin yeni siyaset tarzı-girişimleri, iktidarın nasıl bir yol izlediği, İyi Parti'nin yeni genel başkanının blok siyaseti konusundaki tercihi ve DEM Parti'nin belediyelerde ideolojik anlamda ne yaptığı siyasi gündemin başköşesinde olacak.


Devamı
Siyaset Yapma Rekabeti
Uzmanlar Cevaplıyor Tanzanya Cumhurbaşkanı Samia Suluhu Hassan ın Türkiye Ziyareti

Uzmanlar Cevaplıyor: Tanzanya Cumhurbaşkanı Samia Suluhu Hassan’ın Türkiye Ziyareti

Türkiye’nin Afrika ile ilişkilerinde son yirmi yıldaki istikrarlı şekilde artan ivme dikkat çekici boyutlara ulaşmış durumda. Türkiye’nin kıta ile ilişkilerinde diplomatik, ekonomik, siyasi, kültürel ve insani ayaklarıyla Afrika genelinde olduğu gibi Doğu Afrika özelinde eşit ortaklık ve kazan kazan anlayışı temelinde ticaret hacmindeki artış oldukça önemli. Nitekim 14 yıllık aradan sonra Hint Okyanusu’nun “esenlik ve barış ülkesi” Tanzanya’nın Cumhurbaşkanı Samia Suluhu Hassan Türkiye’ye resmi bir ziyaret gerçekleştiriyor. 65 milyonluk nüfusuyla Afrika Kıtası’nın önemli ülkelerinden biri olan Tanzanya, Doğu Afrika’da birçok açıdan potansiyeli en yüksek ülkeler arasında. Dolayısıyla bu ziyaret iki ülke arasındaki ticaret, eğitim, kültür ve güvenlik konularındaki iş birlikleri için önemli bir fırsat. Bu bağlamda biz de Türkiye-Tanzanya ilişkilerinin çeşitli boyutlarını konunun uzmanlarıyla konuştuk.


Devamı

Şam saldırısına İran’ın İsrail’i doğrudan hedef alarak verdiği cevap, Ortadoğu’daki uzun süredir devam eden bölgesel savaşın yeni bir aşamasını temsil ediyor. Hafta sonunda gerçekleşen saldırı öncesinde, bu ülkeler bölgedeki müttefikleri veya gizli operasyonlarla ‘kontrollü’ bir vekalet savaşı yürütüyorlardı. İsrail’in Suriye’de İranlı general ve Devrim Muhafızlarını vurması halihazırda devam etmekte olan bu savaşın devamından ibaretti. Ancak İran’ın bu sefer İsrail’i doğrudan hedef alma kararı vermesi, stratejik caydırıcılık açısından yeni bir denge oluşturulmasını kaçınılmaz hale getirecek. İran’ın cevap vereceğini önceden ilan etmesi üzerine Amerika’nın yoğun bir diplomasi trafiği üzerinden saldırının adeta koreograflığına soyunması, Biden’ın seçim senesinde Ortadoğu’da yeni bir sıcak savaşın içine çekilmek istemediğini gösteriyordu. Ancak Washington’ın iki tarafı da kontrollü bir çatışmayla yetinmeye ikna etmesi çok zor, zira Ortadoğu’da stratejik dengenin ister istemez değişeceği ve çatışmanın artacağı yeni bir döneme giriyoruz.

İran ile İsrail arasındaki doğrudan çatışma şimdilik kontrol altında. Ancak bölgemiz açısından yeni bir denkleme işaret ediyor. Malum, 7 Ekim sonrası Ortadoğu'nun Gazze/ Filistin merkezli bir gerilim sürecine girdiğini konuşuyorduk. Netanyahu'nun Gazze'deki katliamları bölgedeki normalleşme trendini durdururken İsrail'in uluslararası imajına da büyük zarar verdi. Batı'nın çokça eleştirilen "koşulsuz desteği" bile Batı kamuoylarındaki Filistin sempatisini ve İsrail eleştirisini engelleyemedi. İki devletli çözüm küresel gündemin başköşesine otururken İspanya başta olmak üzere bazı Avrupa devletleri, Filistin devletini tanıma kararına yaklaştı. İşte böylesi bir ortamda Netanyahu, savaşa İran'ı doğrudan dahil edecek 1 Nisan Şam saldırısını yaptı ve bir anlamda istediğine ulaştı. İtibarını, caydırıcılığını ve iç desteğini korumak için Tahran; ölçülü, haber verilmiş ama İsrail'e ilk doğrudan saldırısını gerçekleştirdi. Şam saldırısını yapan havaalanına füzelerini ulaştırabilmiş olmayı iç siyasetinde ve bölgesel propagandasında kullanacak.

İsrail ile İran arasındaki çatışmanın uzun bir süredir devam ettiği bilinen bir gerçek. İsrail’in yıllardır Irak ve Suriye sahaları başta olmak üzere İran destekli Şii milis unsurlara yönelik hava saldırıları düzenlediği de kamuoyunun malumu. Özellikle 2020’den itibaren İsrail’in hava saldırılarında ciddi bir artış olduğu da söylenebilir. Ancak Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısının ardından İsrail ile İran arasındaki çatışma hem siyasi hem de askeri olarak başka bir noktaya evrilme eğilimi göstermekte. İsrail’in direkt olarak İran’ın Şam Büyükelçiliği hedef alması da bu mihenk taşlarından biri olarak görülebilir. Bu saldırının ardından İran’ın 13-14 Nisan’da kendi topraklarından balistik füzeler de dahil olmak üzere misilleme saldırısı gerçekleştirmesi çatışmayı tüm dünyanın gündemine soktu. Biz de söz konusu saldırıyı tüm boyutlarıyla uzmanlarıyla konuştuk.

Doğrudan ve Kontrollü Çatışma Dönemi

Cumartesi gecesi İran, yaklaşık 300 drone ve füzeyle İsrail'e misillemede bulundu. Böylece 1 Nisan'da İsrail'in Şam'daki İran konsolosluğunu vurmasıyla başlayan son gerilimde "doğrudan ancak kontrollü çatışma" dönemine geçtik. "Doğrudan" olması önemli zira İran ilk defa kendi topraklarından İsrail'e saldırdı.


Devamı
Doğrudan ve Kontrollü Çatışma Dönemi
Seçim Sonrası Türkiye nin Hukuk ve Yargı Gündemi

Seçim Sonrası Türkiye’nin Hukuk ve Yargı Gündemi

Türkiye son on yıldır yoğun bir seçim gündemi yaşamaktaydı. Seçmen referandum, genel ve yerel seçimler için on yıl içerisinde sekiz defa sandığa gitti. Önümüzde dört yıllık bir seçimsiz dönem söz konusu. Bu uzun dönemde ekonomi, dış politika ve güvenlik başta olmak üzere birçok soruna seçim baskısı olmaksızın odaklanabilme imkanı Türkiye için büyük bir şans. Ele alınacak konular arasına iç siyasi gündemin önemli başlıklarından hukuk ve yargı meseleleri de dahil edilebilir.


Devamı

Geride bıraktığımız yerel seçimler, İYİ Parti için hem 2023 seçimlerinde aldığı mağlubiyeti telafi etme fırsatı sunması hem de "hür ve müstakil siyaset" iddiasının sınanması bakımından oldukça önemliydi. Nitekim yerel seçim stratejisi de tamamen bu iddia üzerinden şekillenmişti. Ancak İYİ Parti'nin kuruluşundan bugüne miras kalan, 2023'te çözümü ertelenen veya halı altına süpürülen sorunlar, yerel seçimlerde çok daha güçlü bir şekilde ortaya çıktı.

Birkaç hafta önce ABD'nin Afrika Komutanlığı (AFRICOM) Komutanı General Michael Langley, diplomatik protokol kurallarına aykırı bir şekilde Nijer'e ziyaret gerçekleştirdi. Bu ziyaretten sonranda Nijer yönetimi ciddi rahatsızlık duydu. Zira ziyaret gerçekleşmeden önce kimin/kimlerin, ne zaman, hangi amaçla ve nereye geleceğinin resmi hükümete bildirilmesi gerekiyordu. Ancak bu gerçekleşmedi.

Son dönemde enflasyon ve büyüme arasında görece daha dengeli bir duruşa ve daha konvansiyonel bir politika setine doğru evirilen iktisat politikaları, 31 Mart sonrası da yakın markajda olacak.

7 Ekim tarihinde Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarının İsrail'in askeri hedeflerine yönelik düzenlediği operasyona tepki olarak İsrail'in başlattığı saldırılar kısa süre içerisinde her türlü savaş suçu, insanlığa karşı suç ve soykırımın işlendiği bir sürece evrildi. Altı ayı aşkın bir süredir bütün dünyanın gözü önünde modern tarihte benzeri görülmemiş bir kitlesel katliam yaşanmaktadır. Maalesef şu ana kadar hiçbir etkili aktör de bu vahşetin sona erdirilmesi konusunda bir şey yapamadı.