Ufuk Ulutaş, Brüksel’de gerçekleşen Türkiye-Avrupa Birliği zirvesini değerlendirdi.
Devamıİsmail Çağlar: “Anayasal sınırlarına davet edilen cumhurbaşkanı, anayasal yetkilerinin tamamını kullansa Türkiye’de tam bir başkan olarak hareket edebilir.”
DevamıEnes Bayraklı, Türkiyenin mültecilere yönelik sunduğu teklifin Avrupanın elini ciddi anlamda rahatlattığını belirtti.
Daha önceki süreçlerde Türkiye ve AB’nin ortak bir problemi olmadığını vurgulayan Mehmet Uğur Ekinci: “Bu tür siyasi krizler; yani her tarafın aleyhine olan siyasi krizler, fırsat da oluşturabiliyor. Unutmayalım ki Avrupa Birliği’nin kuruluşu da aslında ortak tehditlerden kaynaklanıyordu.”
Fahrettin Altun, yeni anayasanın “toplumun 2000’den sonra yaşadığı dönüşümlerin zemininin tesis edilmesi” ihtiyacına yönelik olduğunu vurguladı.
Fahrettin Altun, yeni anayasanın toplumun 2000den sonra yaşadığı dönüşümlerin zemininin tesis edilmesi ihtiyacına yönelik olduğunu vurguladı.
Burhanettin Duran, Suriye’nin geleceği üzerine değerlendirmelerde bulundu.
DevamıBurhanettin Duran, Türkiye ile Avrupa Birliği arasında son dönemde gerçekleşen yakınlaşmanın “kısa vadeli bir mülteci krizi” olarak değil “orta vadede bir stratejik yakınlaşma” olarak görülmesi gerektiğini belirtti.
DevamıHatice Karahan: “Kadının işgücüne katılımındaki sorunları çözmek gerekirken bir yandan da iş ortamını normalleştirmek; iyileştirmek gerekiyor.”
Ali Aslan: “Parlamenter sistemin en önemli özelliği uzlaşma ile ülkenin yönetilmesi demek. En temel mesele olan anayasa da siz eğer uzlaşma eğilimi göstermiyorsanız o zaman parlamenter sistemi gerçekten istiyor musunuz?”
Ali Aslan, yeni anayasa tartışmalarında Milliyetçi Hareket Partisi’nin pozisyonu üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Mülteci meselesini kriz haline getirenin Avrupa olduğu vurgulayan Enes Bayraklı: “İşin bir de sosyal maliyeti var. Esas Avrupa’yı korkutan şey, ekonomik maliyetinden çok sosyal maliyeti. Bu Avrupa’da özellikle 11 Eylül’den sonra oluşmuş islamofobik havayla ilgili bir durum.”