SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve Ukrayna’nın direnişi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
DevamıInsight Turkey Editörü Muhittin Ataman, Putin’in Ukrayna’yı işgali ve Ukrayna’nın direnişi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
DevamıSETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile ilgili gelişmeleri değerlendirdi.
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile ve bu krizin uluslararası yansımalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Almanya, Ukrayna savaşının Rusya için uzun sürüp Putin’in zayıflamasının mı yoksa savaşın kısa sürüp Rusya’ya karşı yaptırımların gevşetilmesinin mi kendisi için daha iyi olacağı ikilemiyle karşı karşıya.
AB, Türkiye ve diğer ülkelerin Rusya’nın enerji kaynaklarına bağımlılık düzeyleri nedir? Rusya küresel enerji üretimi ve ticaretinde nasıl bir konuma sahiptir? Rusya’ya uygulanacak yaptırımlar neler ve bu yaptırımlara hangi ülkeler nasıl tepki verdi?
Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin getirdiği Boğazlardan geçiş rejiminin nitelikleri nelerdir? Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaş esnasında savaş gemilerini Boğazlardan geçirmeleri hukuken mümkün müdür? Ukrayna’ya yardıma gelebilecek başka devletlerin savaş gemilerinin Boğazlardan geçişine izin verilmeli midir? Türkiye’nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ne ilişkin tutumu nasıl değerlendirilebilir?
DevamıUkrayna'nın Rusya karşısında yalnız bırakılması, tarihin sayfalarına büyük bir yanılgı olarak geçer. Erdoğan bunu Batılı liderlerin yüzüne her zamanki sahiciliğiyle söylüyor. Rusya'nın Ukrayna saldırısı, Türkiye'nin stratejik önemini ve Erdoğan'ın liderliğinin anlamını Batı başkentlerine yeniden gösterdi. Ankara'ya daha sık kulak vermekte fayda var.
DevamıRusya ve Ukrayna arasındaki gerilimin yansımaları tüm dünyada etkisini göstermeye devam ediyor. Söz konusu durumla ilgili Avrupa Birliği'nin tavrını SETA Brüksel Koordinatörü Doç. Dr. Talha Köse değerlendirdi.
Meşru ve bağımsız bir devlet olarak ortaya çıkmış Ukrayna'nın ülkesinin önce Kırım şimdi de birçok parçası Rusya'nın müdahalelerine hatta işgaline konu olmaktadır.
Olaf Scholz'un Başbakanlığı Almanya'nın krizlerle dolu kritik bir dönemde başlaması talihsizlik olarak nitelendirilebilir..
Birinci Dünya Savaşı öncesi, Avrupalı devletler kısır bir döngü içinde kaynaklarını ve enerjilerini güvenlik ikilemine feda ederlerken ABD'nin Avrupa içi mücadelelerden uzak duran izolasyoncu politikası ile kendi içinde kaynak ve güç maksimizasyonu, onu savaş sonrasında dünyanın başat gücü konumuna yerleştirmiştir. Benzer bir senaryo, önümüzdeki on yıllar içerisinde bu defa Çin için çalışabilir. Eğer şahitlik ettiğimiz süreç gerçekten böyle bir süreçse, Çin'in zaten herhangi bir özeleştiri içerisinde olmasına gerek yok demektir.